kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
  » Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Hikayeyi yazan kadın tutkuyla oynayan erkek
Hikayeyi yazan kadın tutkuyla oynayan erkek


Brokeback Dağı'nı izlemek önemli bir şeye tanık olmak anlamına geliyor. Hüzünlü bir aşk hikayesini anlatan film western gibi maço kültürünün baskın olduğu dünyada eşçinselliği ele aldığı için ilginç.

Brokeback Dağı'nı izlemek, önemli bir şeye tanık olma izlenimi bırakıyor. Hayır, çok büyük bir filme, bir sinema başyapıtına değil. O açıdan film çok önemli değil: Sonuç olarak benzerleri çok görülmüş bir 'aşk hikayesi' bu... Hem de, olağanüstü doğa görüntüleri önünde de olsa, sıradan koşullarda sıradan biçimde başlayıp gelişen, taraflarını hem mutlu edip hem kahreden, araya üçüncüdördüncü kişilerin girdiği, inişli-çıkışlı ve sonuç olarak her aşk hikayesi gibi hüzünlü bir hikaye.

MAÇOLARIN DÜNYASI
Ama asıl önemli olan, bunun iki erkek arasında geçen bir hikaye oluşu. Adına 'mainstream cinema' da denen ticari kitle sineması, eşcinsel bir ilişkiyi hiç böylesine allayıp pullayıp dört başı mamur biçimde vermemişti. Gerçi söylendiği gibi kahramanları Amerikan tarihinin maçoları olan western'de bile eşcinsel ilişkiler sık sık ima edildi: Akademi'nin Oscar gecesi için hazırladığı ve bence gecenin en hoş yanı olan 'western'de gay'lik' temalı alaycı kısa filmde olduğu gibi... Ya da en azından birkaç yıl öncesinin yine Oscar'lı "Philadelphia" filmi de hatırlanabilir. Ama bu film yine de başka. Çünkü bu ilişkiyi sadece 'koşulların', ıssız dağda zorunlu geçen beraberliğin yarattığı bir olay olarak sunmuyor. İki tarafın da bilerek, isteyerek başladığı, ömür boyu süren bir tutku olarak gelişen ve 'hetero' öyküleri süsleyen tüm motiflerin gösterişli, görkemli biçimde kullanıldığı bir filme dönüştürüyor. Eşcinsel aşk teması sanki sinemadaki 'yüz yıllık yalnızlık'ından kurtuluyor, üzerindeki laneti silkip atıyor, erkekçe doğruluyor. Ve bizi iki saat meşgul ediyor.

HASSAS RUHLAR
Yani devrim varsa eğer (ki bence var) bu bir ahlaki devrim, 2005 yılının bize armağan ettiği bir büyük moralist gelişme. Sinema elbette 'insanın her halini' anlatmakla yükümlü. Bunların içinde, cinsellik alanının çok önemli bir bölümünü işgal eden eşcinsellik neden olmasın ki? Ang Lee bunu yüreklilikle yapıyor. Genel-geçer estetiği fazla zedelemeden, 'hassas ruhları' aşırı şoke etmeden, zaten bir kadının kaleminden çıkma bu öyküyü, iki erkeğin birbirlerine sokuluşunu, öpüşüp koklaşmasını anlatıyor ve üstelik bunun büyük bir tutkuya dönüşünü de kabul ettiriyor. Bu yönde erkek ve kadın tüm oyuncularından büyük destek aldığı gibi, filmin yan ögeleri de kusursuz. Ama tüm bunlar yine de çok büyük bir film yapmaya yetmiyor. Kendi adıma, bu filmi izledikten sonra Oscar'ı "Çarpışma"nın almasından memnun oldum. Ama bana kalsaydı, aslında "Syriana" gibi yaşamsal önemde bir filmin aday olup alması daha da doğru olurdu.

BROKEBACK DAĞI * * *
(Brokeback Mountain)
Yönetmen: Ang Lee
Senaryo: Larry McMurtry, Diana Ossana
Görüntü: Rodrigo Prieto
Müzik: Gustavo Santaolalla
Oyuncular: Heath Ledger, Jake Gyllenhaal, Michelle Williams, Anne Hathaway, Valerie Planche, Randy Quaid/ Amerikan yapımı.
DİĞER SİNEMA HABERLERİ
 Edebiyat ve 'hasta ruhlar'
 Sinema ve müziğin görkemli bileşimi
 Pembe Panter, Steve Martin'le dönüş yapıyor
 Dizi çılgınlığı sanat oldu
 Petrol üzerine dönen oyunların öyküsü
 Toplumda kaybolmuş saf ruhlar
 Altıoklar'dan yarısı başarılmış bir film
 Gençlik, yaşlılık ve aşk üzerine bir film
 Garip isimli tatsız film
 "Araziye uymadan" televizyona çıkmak
 Amerika'dan sahici insan hikayeleri
 Burjuvazinin gizli günahları
 'Yeni Dünya'da aşk Pocahontas ile Smith
 Gökyüzünden inen sihirbaz dadının öyküsü
 Tanca'da aile hesaplaşmaları ve cinsellik
 'Bize neden kıydılar Hacivatım?' 'Ah bir bilebilsem'
 Woody Allen New York'tan Londra'ya taşınıyor
 Bir bilgisayar oyunundan beyazperdeye
 Körfez savaşında kafayı yiyenlerin hikayesi
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
    Yaşama Dair
  » Sinema
    Gurme
Tohumun kontrolü çok zor
Tohumun kontrolü çok zor
Yavuz Batur önde gelen tohum ithalatçı ve ihracatçı...
Yeşil sahaların minik yıldızları
Yaşları 10-12 arasında değişen binlerce çocuk Fransa'daki Danone...
Eşeğe binmek için 41 yıl sonra Antalya'ya geldi
Alman Solveigh Pfaehler, 1965'te otostopla geldiği Antalya'da eşekle...
Göstermediğim filmlerle çok gurur duyuyorum
Sinan Çetin, Rahşan Gülşan'la yaptığı röportajda hem sinema yazarlarını hem de...
İşte Tarkan'ın 'gerçek' albümü
Tarkan'ın 7 Nisan'da tüm dünyada çıkacak olan 'Come Closer' adlı albümü,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.