|
 |
 |
 |
Kırmızı uyarısı
MHK Başkanı Çulcu, SABAH'a konuştu: "Kurallarımız var. Kimse içişlerimize karışmasın, biz de kimseye kırmızı kart çıkarmayalım".
Ulusoy federasyonunun çiçeği burnunda MHK Başkanı Mustafa Çulcu, içini SABAH'a döktü. Türkiye'de hakemlerin fedakarlıklarının gözardı edilmesinden rahatsızlık duyduklarını belirten Çulcu, kimseye diyet borcunun bulunmadığının altını çizdi:
* "Seçimde oy verenler kurullara girdi" deniliyor. Kimseye diyet borcunuz var mı?
Allah'a şükürler olsun kimseye diyet borcum yok. Seçimde koltuğa oturmak için oy vermedim. Oyumu menfaat uğruna satacak kadar aşağılık değilim. Dolayısıyla 'Ben size oy veriyorum, beni MHK başkanı yapın' demem. Bu tarz davranış; anlayışıma, kültürüme, felsefeme yakışmaz. İkinci teklifte bu görevi kabul ettim, geldim. Bugün gelmesem, yarın gelmesem, öbür gün zaten gelecektim. 21 yıllık hakemim. FIFA tecrübem var. 46 yaşındayım, hakemlik yapabilecek ideal yaştayım. Ben hizmet etmezsem kim edecek? Ali Aydın, Lale Orta, Orhan Erdemir, Hilmi Ok; hepsi seçilen insanlar. Birikimlerine, kimliklerine, kişiliklerine bakın! Bunlar bu görevlere layık değiller mi? Ülkemizde ciddi komplo teorisi üretme merkezi var. Bu her branş için geçerli. "Ah o 5. sandık!" diyorlar. 5. sandık içindeki kurumları üçüncü, ikinci sandığa koyun karıştırın ne olacaktı?
* Hakem notlarının açıklanmaması hataların artmasına yol açtı mı?
İsteyen Futbol Federasyonu'nun resmi sitesine girip merak ettiği hakemin notunu öğrenebilir. Biz yalnız basın toplantısını kaldırdık. Çünkü çok da etik bir olay değildi. Şu anda sizin çalıştığınız kurum, her hafta sizin performansınızı notlayıp ulu orta şirketin göbeğine asarsa memnun olur musunuz? Hakemin yönetimi kötüyse, MHK zaten ona maç verip vermemekle tavrını ortaya koyuyor. Avrupa'da hiçbir ülkede yok bu uygulama. Biz bunu problem gibi ortaya çıkarıyoruz, insanlarımızı yıpratıyoruz.
* Asker kökenlisiniz. Bir ara askerlik ya da hakemlik tercihinde zorlandınız mı?
Futbol hakemliği, Türk Silahlı Kuvvetleri ile toplumun kaynaştığı bir sektördür. Hakemliğin yapısında olan hiyerarşik düzen zaten askerliğin yaşam biçimidir. Keşke ordu olaya böyle bakmasaydı da asker kökenli hakemler devam edebilselerdi. Bence Silahlı Kuvvetler de bu işten birşey kazanmadı. Asker hakeme özellikle küfür ediliyor havası verilince bundan çok rahatsız olundu.
* Hakem görevlendirmelerinin adaletli olmadığı iddiaları da var.
Konya-Fenerbahçe maçında Anelka'nın elle attığı golü geçerli sayan Özgüç Türkalp'e 15 hafta görev vermemişim, K.Erciyes-Fenerbahçe kupa maçında Luciano'nun elle penaltı pozisyonunu penaltı olarak değerlendirmeyen Hakan Sivriservi'ye üç hafta sonra G.Antep Belediye- Kocaeli maçında görev vermişim. Tüm hakemlerimiz, gözümde birdir, hepsine kefilim. Özgüç Türkalp bizden önceki yönetimin belli bir tasarrufu ile uzun süre maç yönetemedi. Biz geldikten sonra ne yaptık? Özgüç'e kendi kategorisinin altında maçlar verdik. Onu toparlamak istedik. Şimdilik getirdiği puanlar da daha üst düzeyde maç verebileceğimiz güvenilir puanlar değil. Yani beklediğimiz performansı göremedik hâlâ Özgüç'te. Yoksa ertesi gün maç verirdim. Performansını yükseltsin hemen maçı vereyim. Bir antrenör 11'ini sahaya sürüyor geride 7 yedeği ile 18 oyuncusu var. Ceza vereceğini çıkarır, gerisi formsuzsa kulübeye çeker. Herkes bizi de bir takım kabul etsin. İdeal 11'imiz var. Gerisi doğal olarak kulübede.
* Bir önceki federasyonun MHK ile ilişkisi tartışılırdı. Sizinki nasıl?
İlişkilerimiz çok iyi. Kimse bize karışamaz. Hiçbir kulüp bize dayatma yapamaz. Biz de kimsenin içişlerine karışmayız. Kimse sınırlarımızı zorlamasın, biz de onların sınırlarını ihlal etmeyelim. Futbol tabiri ile, kimse bize faul yapmasın, biz de kimseye kırmızı kart çıkarmayalım.
* Hakemlerin konuşmasına neden izin vermiyorsunuz?
Biz hiçbir hakeme konuşma yasağı getirmedik. Maçtan sonra "Verdiğiniz penaltı doğru mu" sorusu çok anlamsız. Zaten inanmasa vermezdi ki. Biz hakemin teknik anlamda konuşmasına karşıyız. İnanmasa penaltıyı vermez, faulü çalmaz. Bir de çıkıp eleştirilince soruların sonu gelmiyor, hakem dağılıyor. Ben size üç olumsuz pozisyon alıp izleteyim, siz 'hakem maçı rezil etmiş' dersiniz. Bir de düşünün hakem bir maçı kötü yönetmiş size üç olumlu pozisyon bulayım, o zaman harika maç yönetmiş' dersiniz.
* Uluslararası klasmanda hakemimiz yok. 2008-2010 hedefiniz nedir?
İkinci torbada bir tek sevgili Selçuk Dereli var. Diğerleri üçüncü torbada. Bir kişi de 4'üncü torbada. 2008 için uğraşıyoruz. 2010'da kesin Avrupa'da olacağız. Bu işler için uzun vadeli çalışmak gerekiyor. Ocak ve Haziran ayında torbalar kategoriler belirleniyor. Destek olur, yıpratmaz, moral motivasyonunu yüksek tutarsak bu çocuklar içinden 2008-2010 arasında Avrupa'da ses getirecek isimler çıkacaktır.
ZAFER ERTEM
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
