Hakemlerin işi bu ülkede çok zor Para sıkıntısı 'doping' oldu Doğru ve yanlışlar!

Hakemlerin işi bu ülkede çok zor

Hakemliğin çok zor bir iş olduğunu her zaman söylerim. Günümüz futbolunun yüksek temposu ve ikili mücadelelerin fazlalığı işleri daha da zorlaştırıyor. Bir de ülkemizdeki hiçbir yerde benzeri görülmeyen baskı ortamını gözönüne alırsak, Türk hakemlerinin işleri dünyadaki meslektaşlarına göre çok daha zor.
Herkesin en güvendiği isimlerin başında gelen Serdar Tatlı, Nobre'nin kendisini aldatmasını süzemediğinden şanssız bir gece yaşadı. Tatlı son derece üzgün ama unutmaması gerekir ki, bu maç trafiğinde hakemin hiç hata yapmaması da mümkün değil. Dünyada bütün hakemler için geçerli bir kural.
Bu sezon büyükler arasında hakem hatalarının hep F.Bahçe lehine olması bundan sonrası için F.Bahçe'nin aleyhine olacak. 3 büyüklerin bütün Türkiye'nin takımı olması, senelerdir süren aralarındaki rekabet ve baskı ortamıyla hakemler ister istemez beyinlerinin bir köşesinde 'aman ben büyük takımın aleyhine bir yanlış yapmayayım' düşüncesiyle maça çıkıyorlar. İlk defa bu anlayış değişecek. Şu andaki oluşan ortam dolayısıyla hakemlerin beyinlerinin bir köşesinde 'Aman F.Bahçe lehine bir hata yapmayayım" psikolojisi oluşacak. Beşiktaş-D.Bakır maçında Yunus Yıldırım oyunun üstüne çıkmadan başarılı bir yönetim gösterdi. Trabzon-Malatya maçında Cüneyt Çakır iyi bir yönetim sergiledi. Gözüme çarpan en ciddi yanlışı Volkan'a gösterdiği yanlış sarı kart.
Kuddusi Müftüoğlu maçın temposunu arttıran az düdüklü çağdaş bir yönetim gösterdi. Ama ikinci yarıda skor rahatlığıyla bazı hatalar yaptı. Cihan'ın Lazarov'a hareketini görmeyişi ve Hasan Şaş'a kart göstermeyişi aklımda kalanlardı. Müftüoğlu'nun bence en büyük eksikliği konsantrasyonunda devamlılık sağlayamayışı. Bunun üzerine eğilirse çok daha başarılı olacak.