Bir iyi, bir kötü
Futbol Fenerbahçe'yi terketmişti, sıra taraftara da geldi. Artık "Okullar olmasa maarifi (milli eğitim) ne güzel yönetirdim" diyen bakanın görüşüne kadar geldik. Daum da Fenerbahçe yönetimi de rahatlarlar. Kendilerini ıslıklayacak, protesto edecek seyirci tehlikesini de böylece bitirdikten sonra, 52 binlik statlarında baş başa müthiş takımlarını seyrederler. Oturup, birbirlerine "Yabancı sayısının arttırılması lazım. Bizim futbolcular kalitesiz" diye yorumlar yapar, yeni sözleşmenin kaç senelik olacağı konusunda da fikir birliğine varırlar. Düşme hattında can derdine düşmüş rakipleri karşısında pozisyona bile girmeden geçen 45 dakika sonrasında, çok gizli yürüttükleri transfer görüşmelerinden hangi 'bombayı' patlatacaklarına karar verirler.
AURELİO TEK BAŞINA! Birbirinin kopyası (Gençlerbirliği, Erciyes) maçlarının analiz raporları Daum'un önüne sanki gelmemiş... Ya da bu maçları sonradan izleyip yeniden değerlendirmemiş... Ya da bazı oyuncularından öylesine bıkmış ki, onları seyirciye yem yapıp, kendini kurtarmanın peşine düşmüş. İkinci yarıda vahiy gelmiş gibi Deniz BarışYozgatlı değişikliğine gitti. Ümit en iyi olduğu yere döndü. Fenerbahçe kanatları kullanmaya başladı. Oyuna ofansif ağırlığını koyup, ev sahibi gibi oynadı. Ama tandem (Önder Luciano) yine derin toplarda gedik veriyor, Rize de bu bölgeye Gökhan ile sızıyordu. Ümit'in göbeği terketmesi, Rize'nin de işini kolaylaştırdı. Aurelio tek başına bu bölgeyi tutmaya çalıştı, Alex'den yardım alamadı. Fenerbahçe hız sorununu çözen ama bu kez de fren balatasında problemler yaşayan araba gibi oldu. Rüştü klasını konuşturuyor, kendisine sırtını dönen Saracoğlu tribünlerine uzun süre sonra ismini gönülden söylettiriyordu. Gökhan üç tane net kaçırdı, Serkan birincisinde affetmedi. Rize iyi mücadelenin ödülünü alıyordu.
DİBİNE KADAR RİSK ALDI Ancak bu dakikadan (55) beraberlik sayısının geldiği 71'e kadar Fenerbahçe'nin kurduğu baskının hakkını da vermek gerekir. Bu kez Zdravkov kurtarıyor, Rize defansı müthiş bir zelzele ile sallanıyordu. Daum 79'daki Serkan-Semih değişikliği ile de doğru bir hamle yaptı. 10 kişi kalan rakibine karşı tüm kozlarını oynamak istedi. Ortam tam ona göreydi. Dibine kadar risk aldı. Maçı hissedip, sorumluluğu alan, seyircinin en çok tepkisi ile karşılaşan Ümit Özat-Tuncay ikilisiydi. Kendilerine katılan Rüştü ve Aurelio ile birlikte zor anların oyuncuları olduklarını gösterdiler. Hakem Selçuk Dereli aynı pozisyonlara farklı kararlar verdi. Özellikle son 10 dakikada takdir haklarının hepsini Rizespor için kullandı. Dereli 'silgi' olmaya özendi. Önceki maçlarda yapılan hataların üstünden geçip, dedikoduları "temiz"ledi.
|