|
|
Daum kendisinden şikayetçi!
Kamp izlenimlerimizi tartışırken "Acaba biz mi yanlış gördük?" diye düşünüyorduk ama Daum'un basın toplantısındaki açıklaması ile kuşkularımız giderildi. Kamp dönemlerini bir "yenilenme ve çıkış" zamanı olarak düşünürsek, Fenerbahçe'nin dokuz gün boyunca bu nitelikten uzak kaldığını söyleyebiliriz. Alman hoca da aynı şikayet ile çıktı basının karşısına... "Size hırslı veya beklenti doluyum diyebileceğim bir oyuncum yok" diyerek kampı yorumladı. Fenerbahçe'yi ikinci 17 maçlık periyotta bekleyen tehlikeyi Daum dillendirmek istemedi ama anlayan için apaçık gösterdi. "Oyuncularım fazla havaya girdiler, burunlarını büyüttüler" demek istedi. Onunla aynı fikirdeyiz... Kendine güven ile kendini beğenmek arasındaki ince çizgide yürüyor Fenerbahçe takımı. Küçük dünyaları yaratmış havası içinde, çalışma azmini bile kendilerine gerekli görmeyen çalışma periyodu yaşadılar. "Nasıl olsa kazanırız, çünkü biz iyiyiz" diye düşünüyorlar. Belki haklılar ama bunu onların değil başkalarının söylemesi lazım. Onlara düşen sadece "yapmak" çünkü... Tehlikeli bir gidiş bu. Daum bunun farkında. Yöneticiler de farkında. Ama önlem almak veya tedbir düşünmek gibi işlev içinde olmamaları da ilginç. Daum diyor ki, "Beni zorlayan, hakkında karar vermem için yeterli performansı sergileyen futbolcu olmadı." Bu bir itiraf... On birdeki oyuncu fazla çalışmamış. Kulübedeki oyuncu da aynı fikirde. "Ne yapsam boş, fazla çalışacağım da ne olacak?" demiş, o da hırslanmamış. Bunun faturası büyük olabilir. Gaziantep yenilgisinden derslerini almamışlar, hâlâ havalardalar. Bu durumu yaratan nedir? Bir çok etken sayılabilir. Hatta diyebiliriz ki, "En önemli sebep Daum'dur" Niye mi? Yedekteki oyuncuyu hırslandırmak için ona, "Çalış, şans bul ve değerlendir" dersiniz. Bunu yapanların sonu ne oldu. Mehmet Yozgatlı, Semih Şentürk veya Deniz Barış iyi oynadıkları maçtan sonra yine kulübenin yolunu tuttular. Şimdi bu oyunculardan Daum'un şikayet etmeye nasıl hakkı oluyor ki. Çalışsa da oynatmıyor. Bir başka etken yönetim olabilir. Kampa gelmediler. Ama havanın böyle olduğunu biliyorlar; raporları alıyorlardı. Bir görüntü vererek, herkesin ayağını denk almasını sağlayabilirlerdi. Belki de bu son kurşunu Samandıra'ya sakladılar. Daum'un sözleri futbolculara bir mesajdır. Şifreleri kolay çözülen bir mesaj...
|