| |
"Özel"e "AB"ye ve "IMF"ye dair
Frankfurt'ta yeni bir "kamu binasına" ihtiyaç oldu... "Güvenlik birimleri" için... Alman devleti "hesabını kitabını" yaptı... Yeni binanın "kaç paraya" ve "hangi sürede" biteceği araştırıldı. Ve sonunda şu karar alındı: - Binayı devlet yapmasın... Özel sektör yapsın... Devlet de 30 yıl kiralama garantisi versin. "İhaleye" çıkıldı. "En uygun teklifi" veren firma ile önceki gün anlaşma imzalandı.
Alman devletinin hesabına göre: 1. Özel sektör yeni binayı devletin yaptığından daha kısa sürede inşa ediyor. 2. Bina yapmak yerine, kiralamak daha karlı.
Hessen eyaletinin başkenti Wiesbaden'in "merkezi yerinde" devlete ait bir bina var: Başbakanlık Konutu. Eyalet Başbakanı "karar" aldı: - Başbakanlık Konutu'nu satıyorum. "Teklifler" gelmeye başladı.
Dünyaca ünlü Volkswagen firmasının "üst yönetimi" toplandı. "Gelir, gider hesapları" masaya yatırıldı. Görüldü ki "vergi yüksek... İşçilik yüksek... Sigorta yüksek... Maliyet yüksek." Volkswagen "ne yapsak... Fabrikaları Portekiz'e mi kaydırsak?.. Yoksa Almanya içinde başka bir bölgeye mi" diye düşünürken... "Alman devleti" araya girdi: - Durun... Bir yere gitmeyin. Ve Volkswagen'e bazı " kolaylıklar" sağlandı. "Vergi indirimleri dahil." Volkswagen de "yerinde kaldı."
Almanya'nın Gieben ve Marburg kentlerindeki "iki büyük hastane" geçen cuma özelleştirildi. Hem de "sudan ucuza." 95 yıllığına, 112 milyon Euro'ya. Bu paraya "devlet dokunmayacak." Para Gieben ve Marburg üniversitelerine "bilimsel çalışmalar için" verilecek.
Devlet iki büyük hastaneyi neden özelleştirdi? Hastanelerin bulunduğu eyaletin (Hessen) Başbakanı açıkladı: 1. Hastanelerin yenilenmesi gerekliydi. 2. Daha iyi hizmet, daha iyi bilim, daha ucuz tedavi için özelleştirme şarttı.
Her ülkenin "gelişmiş yerleri" de var "azgelişmiş bölgeleri" de. Almanya'nın Batı'sı "zengin." Doğu'su, özellikle de eski Doğu Almanya bölümü "fakir." Zengin bölgede yatırım yapan "daha fazla vergi ödüyor." Fakir bölgede yatırım yapan ise "düşük vergi." "Ucuz kredi" kullanıyor.
Hani "AB ülkelerinde teşvik yoktu." Sadece Almanya'da değil, öteki AB ülkelerinde de "teşvikin daniskası" var... Çeşit çeşit "örtülü teşvik."
Türkiye'de yatırım yapacak olan yerli ya da yabancı sermaye "farklı bölgelerde farklı vergi uygulaması olsa" diye biraz "kolaylık" istese... IMF "olmaaz" diye ayağa kalkıyor. Ama "aynı şey" Avrupa ülkelerinde olunca... IMF "kem... Küm... AB'de teşvik olmaz ama... Teşviki resmen hükümet değil de, yerel yönetim vermiş... Kem, küm..."
1. AB'de bal gibi teşvik var. 2. AB'nin derdi, Türkiye'ye yabancı yatırımcının gelmesini önlemek... Türkiye'ye gelebilecek yatırımı AB ülkelerine çekmek.
|