DYP'ye imaj maker..
DYP, son dönemde en fazla miting ve salon toplantısı gerçekleştiren parti. Dört mitingine bakıldığında, meydanlara topladığı kalabalıklar da küçümsenmeyecek boyutta. "Taşıma kalabalık" iddiasında bulunanlar olsa da Antalya ve Hatay mitinglerinde on binli sayıyla ifade edilen kişiyi otobüslerle taşımanın olanaksızlığı da görülüyor. Bu kadar çok kişiyi bir araya toplamayı başaran DYP'nin sıkıntısı ise bir türlü sıçrama yapamaması. Bırakın dış müşteriyi, kendi iç müşterisini dahi tatmin edememesi. Peki, bunun nedeni ne? Bursa İl Kongresi için Mustafakemalpaşa'nın dağ köyünden gelmiş, "çarıklı siyasetçi" olduğu her halinden belli yaşlı DYP'linin, Genel Başkan Yardımcısı Prof. Timur Gürgan'a söylediği şu söz her şeyi özetliyor: "Sorun, partinin eskilerinde. 'Benden başkasına yer yok' diye gezinip, yeni gelenlere çelme takmasalar, bir de birbirlerini dolduruşa getirmek yerine Ağar kadar çalışsalar bakın o zaman ne olur..." Çarıklı siyasetçinin eleştirisinde de görüldüğü gibi; DYP kökleri ve bedeni sağlam, filizleri ve yeni yapraklarına kurt düşmüş çınara benziyor. Sokakta, "Ben Doğru Yolcuyum" diyebilen kitleye sahip, meydanlara ciddi sayıda kalabalık toplayabiliyor; serpilemiyor. Dolayısıyla Bursa'daki çarıklı siyasetçi de sorunu yönetim kadrosunda görmüyor.
Ağar'ın resti Belki bundandır, DYP lideri Mehmet Ağar da genel başkan seçildiği günden bu yana ilk kez parti içi muhalefete Bursa İl Kongresi'nde yükleniyor. Hem de tonu yüksek bir sertlikle: "Altmış yıllık partimizin parlamento dışına düşmesine neden olan bazı kişiler, şimdi çıkmış 'Ağar, dosyalarından korktuğu için sert muhalefet yapamıyor' diyorlar. Ağar'ın hiçbir şeyden korkusu yok. Ama, siz sert olsanız ne yazar, adınız mülayim, partiyi getirdiğiniz yer de belli." Ağar, doğrudan adres vermiyor. Parti yöneticileri ise adresin tek olmadığını belirtip sıralıyor: Birincisi; düzenlenen mitinglere ve il kongrelerine kendisi gelmesine rağmen, seçmenin gelmesini engellemek için uğraş verenlere. İkincisi; Genel İdare Kurulu'na giremeyince de isyan başlatmış "küskünlere." Üçüncüsü de "Daha önce terk edip gittiler, şimdi niye geri geldiler" deyip, kendine yer kalmayacağı korkusuyla dönenlere kapıyı kapamak isteyenlere. Nitekim Ağar'ın bu sonuncu kesimdekilere Bursa'dan mesajı açıktı: "İnancında geçmişte zafiyet olan bazı arkadaşlar için, 'Başka yerlere gitti, şimdi yeniden çıkıp geldi' demeyin. Onları kucaklayın." Son sözü de her kademedeki parti yöneticilerine: "Partinin kapısı da, divanı da herkesin özgürce konuşmasına açık olmalı. Bu parti ben dahil hiçbirimizin babasının malı değil. Özgür konuşma, tartışma en üst düzeyde olacak, partide başlayıp orada bitecek. Dışarıda birlik bütünlük sağlanacak."
İmaj yaratıcısı Parti yönetimi, dile getirilen bu taleplerin yeterli olmayacağı inancında. Bunun için yeni bir proje başlatılmış; ilk adımı da en tepedeki Ağar'la ilgili atılmış. Genel Başkan'ın konuşmasındaki vurgulamalarından, giyimine kadar her işiyle uğraşacak bir "imaj maker (imaj yaratıcısı)" ile anlaşılmış. Partinin bir türlü oturtamadığı yeni sloganından, seçim otobüslerinde çalacağı şarkılara, siyasi projelerine kadar her işiyle uğraşabilecek bir firma ile de masaya oturulmuş. Ağar, iç müşterisine "içerde özgürce tartışıp, dışarıda birlik olalım" mesajını yollarken, dış müşterisine "taşralıların" yanı sıra "kentlileri" de katmak için kolları sıvamış.
|