İlk aut 42'de
Hafta içinde Galatasaray Teknik Direktörü Gerets ile keyifli bir akşam yemeği sohbeti gerçekleştirmiştik. Gerets, oyun sistemi hakkındaki sorularımıza "Ben daha çok kombinasyonlu, bol paslı oyun anlayışını tercih ederim" yanıtını vermiş ve H.Şükür varken takımın topu havadan şişirmesi hakkında "Futbolcular hava hakimiyetini bildikleri Hakan'a yüksek toplar atma ihtiyacı buluyorlar. Bu, psikolojik bir olay" demişti. Belçikalı teknik adamın, yıllarca Hollanda'da da top oynayıp teknik adamlık yaptığını düşününce bu yanıtına şaşırmamıştık. Bu iki ülkenin, özellikle Hollanda'nın bol paslı futbol anlayışı onu da etkilemişti anlaşılan. Ama dün Kayseri deplasmanında Galatasaray'ı izlerken şaşırdık doğrusu... Geriye ve özellikle Mondragon'a paslar olmasa isabetli pas yüzdesi facia olabilirdi Galatasaray'ın. Zaman zaman Hakan oynarken bile şişirilmeyen yerlerden toplar şişirdiler. Örnek mi? İlk yarıda Cihan'ın kendi sahasından taç çizgisi kenarından kullandığı serbest vuruş. Yirminci dakikadan sonra biraz top yaptılar. İliç de orta sahada kendini göstermeye, topa basmaya başlayınca Galatasaray oyuna ağırlığını koydu. Nitekim, ikinci gol bu bölümde geldi.
VERİMLİLİK VE KALİTE FARKI Peki; Galatasaray ne oldu da maçı daha ilk yarıda 2-0'a getiriverdi. Öncelikle çok verimli oynadılar. İlk iki şutları gol oldu. Bu da iki takım arasındaki kalite farkının göstergesiydi. Galatasaray'ın auta giden ilk şutu İliç'in 42'de direği sıyıran vuruşuydu. Kayserispor ise hücumda inanılmaz beceriksizdi. Daha ilk dakikada Gökhan'ın bulduğu net pozisyondaki isabetsiz vuruşu yaşanacakların sinyaliydi. Bu faktör maç bittiğinde istatistiklere de yansıdı: Galatasaray 6'sı isabetli 11 şutta üç gol, Kayseri 10'u isabetli 23 şutta bir gol! Dikkatimizi çeken üç not vardı. İlki, Beşiktaş maçında iki kornerden yenen kafa golü sonrası Mondragon'un yan toplara cesurca ve genelde başarılı çıkışlarıydı. İkincisi ise, yenen gol sonrası Song'un elindeki topu kuzu kuzu rakip futbolculara verişi. Centilmence mi davrandı, yoksa yeni kuralları mı bilmiyor? Çünkü artık hücum eden takım oyuncuları golü yiyenlerden zorla almaya kalkarsa hakem sarı kart göstermek zorunda. Üçüncüsü ise Galatasaray'ın Tomas'ı mumla aradığıydı. Kayseri'nin bulduğu çok sayıdaki pozisyonda konuk ekibin savunmasındaki ahengin bozulmuş olmasının rolü büyüktü.
|