Büyüme rakamları faiz düşüşüne son diyor
Açıklanan GSMH verileri beklenenden yüksek çıktı. Bunda meyve üretiminin bu yıl yüzde 27 oranında artması ve tarımın üçüncü çeyrekte yüzde 6.4 büyümesi etkiliydi. Bir de, sanayi büyümesinin açıklanan sanayi üretimi rakamlarının üzerinde gerçekleşmesi nadir de olsa görülebiliyor. İşte o dönemlerden birini yaşadık. Üç aylık sanayi üretimi yüzde 4.7 artmışken, milli gelir içindeki sanayi büyümesi yüzde 5.6 çıktı. Tarım ve sanayideki bu üretim pazarlanırken ticareti ve ulaştırmayı canlandırmış. İthalat da bu dönemde hızlı arttığından ithalat vergisinin büyümeye katkısı yüzde 14.1'e ulaşmış. Tüketim ve özel sektör yatırımları içinde görülen inşaat sanayinin büyümesi de, ivmesini sürdürmüş, yüzde 16.5. Yüzde 22.2 artışı yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 19.7 büyüme izledi. İnşaat ekonominin en canlı sektörü ve motoru olmaya devam ediyor. Öyle ki bu yıl tekstil ve konfeksiyonda meydana gelen yüzde 12 dolayındaki küçülmenin büyümeye olumsuz yansımasını bile telafi edilebildi.
Talep canlı Merkez Bankası son üç aylık faiz indirimlerinde "iç talebin kontrollü artışından" söz etti ve enflasyon için bir tehdit oluşturmadığını belirtti. Ancak dün açıklanan milli gelir verileri, bunu doğrulamıyor; iç talepte hızlı bir artışı ortaya koyuyor. * Tüketimin üçüncü çeyrekte raydan çıktığının ilk verisi 'Özel nihai tüketim harcamaları'nda. Bu kalem yılın ilk üç ayında yüzde 4, ikinci üç ayında yüzde 4.4 gibi kontrollü bir artış içindeyken; temmuz, ağustos, eylül dönemini kapsayan üçüncü üç aylık dönemde birden yüzde 11.2 yükselmiş. Kontrolden çıkmış. * Tüketimin bu ölçüde kamçılanmasında 'yarı dayanıklı ve dayanıksız tüketim malları'ndaki yüzde 31'lik artış etkili oldu. Bu kalemin içinde ise mobilya ve yeni ev donanımını sağlayan ürünler ağırlıkta. Yani artışın gerisinde konut sektörüne olan talep yatıyor.
Yatırımlar hızlı Özel yatırımlardaki artış da üçüncü çeyrekte ivme kazanmış. Birinci çeyrekte yüzde 4.8, ikinci çeyrekte yüzde 15.8 artan özel yatırımlar, 3. çeyrekte yüzde 26.7 büyümüş. Yani özel sektörün tüketimi de, yatırımı da gayet yüksek seyrediyor. Bu da tüketici fiyatlarının neden düşüşe direndiğini ortaya koyuyor. Merkez Bankası da son Enflasyon Görünümü raporunda şunları belirlemiş: "Tüketim malları talebine gösterge olabilecek mobilya imalatında 2005 yılı başından bu yana gözlenen yüksek oranlı artışlar dikkatle incelenmelidir. Bu sektörün dış rekabete göreli olarak kapalı olması ve düşük ithal girdi kullanması nedeniyle yurt için talep ile fiyat ilişkisinin daha güçlü olduğu düşünülmektedir. Bu çerçevede mobilya imalatının yılın ilk dokuz aylık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32.1 artması ve fiyatların yüzde 13.4 gibi yüksek bir oranda artış göstererek genel enflasyon düzeyinin üzerinde kalması, iç talebin enflasyondaki düşüş sürecine verdiği katkının azaldığına işaret etmektedir."
Bu sefer son Gerçi, Merkez Bankası geçen cuma günü faizi bir kez daha düşürdü ve yüzde 13.5'e indirdi ama yaptığı açıklamaya da "Bak bu sefer son ha" vurgusunu ekledi. Hafta sonunda gözden geçirmelerin tamamlanması nedeniyle açıklama yapan IMF Başkan Yardımcısı Krueger faiz indiriminde Merkez Bankası'nı temkinli olmaya çağırdı.
Konsensüs sağlandı Bunların yanında asıl uyarıyı büyüme rakamlarında talepteki hızlı artış veriyor. Üzerine bir de önümüzdeki dört ay boyunca baz etkisi nedeniyle enflasyonun düşmeyeceği, hatta yıllık olarak yükselebileceğini ekleyin. Merkez Bankası ve IMF'nin tutumundan sonra büyüme rakamları da 'faiz düşüşüne son' diyor.
Sonuç "Belirleyici olan nereye bakıldığı değil, nereden bakıldığıdır" P.T. De Chardin
|