|
 |
 |
 |
Bir İstanbullu'nun 'sabah' kâbusu
Sabah işe ve okula gitmek isteyen İstanbullu'yu önce tıka basa otobüsler vuruyor, sonra da trafik sıkışıklığı....
Bir zamanlar taşı toprağı altın diye koşup gelen binlerce insana umut olan İstanbul, şimdi bir kabus... Artan nüfus, her gün onlarca yenisi eklenen otomobiller ve 'zamansız' yol bakım çalışmalarıyla artık İstanbul'un bir yakasından diğerine geçmek için 2 ila 3 saatinizi vermeniz gerekiyor. Biz de her gün milyonlarca insanın işine ya da okuluna gitmek için yaşadığı 'trafik kabusu'na tanıklık etmek için bir belediye otobüsüne bindik ve gördük ki Boğaz'ın iki yakası ne kadar da birbirinden "uzak!"
GÜNLERDEN SALI... Sabah 08.30... Bağlarbaşı otobüs durağındayız. Önce durak kenarında bilet satan yaşlı bir adamdan satış fiyatı 1.3 YTL olan İETT biletini 1.5 YTL ödeyerek alıyoruz. Kadıköy'den kalkan İETT'nin 627 numaralı Kadıköy-Topkapı seferini yapan İETT otobüsü durağa yaklaşırken bir hareketlilik başlıyor. Tıklım tıklım otobüse binmek isteyenler birbiriyle yarışıyor. Kalabalık arasından sıyrılarak biz de kendimizi otobüse atıyoruz. Her durakta yolcu sayısı katlanarak artıyor. Ayakta kalanların bir bir isyanı başlıyor. "Yeter", "bunaldım", "almasana kardeşim" sesleri yükseliyor. Tok bir ses ise bu isyanlara "Almayıp da ne yapalım kardeşim. Yolda mı kalsınlar" cevabını veriyor. Yolcular öfkelerini dile getirmeye devam ederken biz otobüsün şoförü Hikmet Kaşıtoğlu ile uzun bir sohbete başlıyoruz. İETT'de 18 yıldır şoförlük yapan Kaşıtoğlu, Boğaziçi Köprüsü'nü en çabuk 20 dakikada geçebildiklerini bu sürenin bazı günlerde 50 dakikaya kadar çıktığını söylüyor. Ve "En fazla 100 kişi alan otobüse 140 kişi biniyor. Bazen durakta bekleyen yolcuları alamıyoruz. Bu sefer camları yumruklayarak, hakaretler yağdırıyorlar. Ne yapacağımızı şaşırıyoruz" diye anlatıyor. Bir saat sonra Boğaziçi Köprüsü'ne geliyoruz. Bu uzun yolculuğa çıkanlardan kimi uyuyor, kimi kitap-gazete okuyor, kimi de ders çalışıyor. Tabii ki oturabilenler. Ayaktakilerin sıkıntıyla beklemekten başka şansı yok. Köprüyü yarıladığımızda trafik hareketleniyor ve yolcular rahatlıyor.
1.5 SAATTE MECİDİYEKÖY Köprüyü geçer geçmez boşalmaya başlayan otobüs, 1.5 saat sonra Mecidiyeköy'e ulaşıyor. Yaklaşık 10 kilometrelik yolu 1.5 saatte kat eden öğrenci, öğretmen, memur, işçi akşam başlayacak trafik kabusunun endişesiyle okul ve işyerlerine giderken biz de bir saat gecikmeyle gazetenin yolunu tutuyoruz.
Umut TÜTÜNCÜ-Murat KEKLİK
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|