  |
|
Orada kimse var mı?
Muhsin Kızılkaya'yı tanır mısınız?.. "Babamın Ülkesine Yolculuk" adıyla yazdığı "Kürdistan" yazısını okudunuz mu?.. "Irak'ın Kuzey'inde kurulan Kürdistan'da " neler oluyor, biliyor musunuz?.. Kafasını kuma gömerek, yıllar öncesinin klişeleriyle, anlamaya çalıştığınız sorunun şimdi ne durumda olduğunu biliyor musunuz?.. Önce bilmeyenleriniz için, anlatayım... Ben Muhsin Kızılkaya'yı, Yılmaz Erdoğan'ın gençliğindeki kader arkadaşı olarak tanıdım... Nerden?.. Yılmaz Erdoğan hakkında yazdığı kitaptan... Muhsin Kızılkaya, Yılmaz Erdoğan'ın kurduğu Beşiktaş Kültür Merkezi'nin danışmanı... Kürt kökenli bir gazeteci ve reklamcı... Gençliğinde daha radikal görüşler savunmuş besbelli... Özgür Politika gazetesinde okuduğum bir yazıda, Muhsin Kızılkaya'yı "Beyaz Kürt" olarak tanımlamışlar... Artık çizgisini yeterince aktif bulmuyor birileri... Neyse... Ne yazıyor Muhsin Kızılkaya?.. " Geçen ay gittiği Irak'ın kuzeyinde adım adım kurulan Kürdistan'ı..." Şimdi Türkiye'nin sınırında kurulan devleti anlamadan, tanımadan, ne yapmayı ne hedeflediğini bilmeden, kafayı kuma sokarak, sanki hiçbir şey olmamışçasına, sorunu çözebilir misiniz?.. Atı alan Üsküdar'ı geçmiş!.. Sizin de artık atın Beykoz'u değil, Üsküdar'ı bile geçtiğini fark etmeniz gerekmiyor mu?.. Ne diyor Muhsin Kızılkaya?.. "Ben gördüklerim karşısında şaşakaldım... Kürtler bir 'devlet' kurmuyorlar... Bir ülkeyi yeniden inşa ediyorlar çünkü..." " Ülkeye girişte, Kürtçe ve İngilizce yazılmış, 'Kürdistan'a hoş geldiniz' tabelası var..." "Her yerde Kürdistan bayrağı var... Hiçbir yerde Irak bayrağı yok..." "Kürtler Saddam'dan kalan Irak bayrağını bir işkence aleti olarak bellemişler..." " Sheraton Oteli' nin lobisinde iki dil konuşuluyor adeta... Kürtçe ve Türkçe... Otelin lobisinde ellerinde bond çantalarla iş kovalayan büyük çoğunluğu Türkiye'den gelmiş işadamları var..." Kentin hiçbir yerinde bar yok!.. Şehir dışında 20 kilometre uzakta gavur mahallesinde bir bar olduğunu söylediler. İbrahim Tatlıses orada İmparator değil, adeta bir Kayzer. Her öğrenci hükümetten ayda 35 dolar burs alıyor... Dışardan gelen Kürt öğrencilere, özellikle Türkiye'den gelenlere 70 dolar burs veriyorlar... Ayrıca yemek ve barınmaları da hükümet tarafından karşılanıyor... İsveç'te, Fransa'da doktora çalışması yapmış akademisyenler şimdi Dıhok ve Hewler üniversitelerinde öğretim üyeliği yapıyorlar... Henüz hiçbir özel tiyatro yok... Birçok tiyatro var, hepsi devletin... Sayısız gazete çıkıyor... Bulunduğumuz Barzan mıntıkasından, arabayla devam etseydik 45 dakika sonra Hakkari sınırına varmış olurduk. " Muhsin Kızılkaya'nın izlenimleri yeni... Temmuz ayında gitmiş, görmüş, yazmış... Baba memleketi dediği ve nişiv (aşağı) olarak nitelediği yere karşı, belki anlatımında biraz duygusallık ve sübjektiflik var... Belki gönül ibresi, olanları biraz daha fazla gösteriyor... Ama, kim hangi ibreyle bakarsa baksın, Hakkari'ye 45 dakika mesafedeki tablo bu... Amerika, "Ben bu işe fazla karışmam" diyor... Kuzey'deki "devlet" i el altından da el üstünden de destekliyor... Avrupa, bu toplara hiç g irmez... Şimdi, bu gerçeklerin ışığında, olayı çözün... Kuzey Irak'ta Türkiye istemese de oluşum böyle... Bu Türkiye'yi direkt tehdit eder mi?.. Yoksa, bu "devlet", Türkiye için bir Özbekistan, bir Azerbaycan, bir Türkmenistan gibi, ülke içindeki bir etnik kimliğin, soydaşlarının yaşadığı bir devlet olabilir mi?.. Türkiye, böylesi bir sentezi kendi içinde sağlayıp, Irak'ın kuzeyine, bir Azerbaycan'a ya da Türkmenistan'a baktığı gibi bakabilir mi?.. Yoksa, Irak'ın kuzeyindeki "devlet" yeni bir Ermenistan konumuna mı gelecek?.. Alooo?.. Bunları düşünen var mı?.. Hey!.. Orada kimse var mı?..
|