|
|
Yazlık sinema
Bu İstanbul'da birileri, durup durup çocukluğumun keyiflerini ortaya çıkartıp bana sunuyorlar.. Çocukken yaz geceleri Yeniköy'de, ailecek açık hava sinemasına giderdik.. Yaz gecesinin esintisinde, açık havada film seyretmenin keyfi müthiş olurdu.. Sonraki yıllar Atina'da da açık hava sinemalarıyla bol bol karşılaştım.. Sıcak yaz gecelerinde sinema, hep bana müthiş keyif verdi.. Şimdi Laila'nın yerine açılan Sortie'de de Erol Kaynar dostum pazar gecelerini mükemmel filmlere ayırmış.. Geçen pazar dev ekranda Ray Charles'ın hayatının konu alan Ray isimli film vardı.. Bir taraftan yemeğini yerken, 2.5 saatlik filmi Boğaz'ın lacivert suları nın bitişiğinde, püfür püfür esen rüzgarın altında seyrediyorsun.. Her pazar gecesi filmler 21.30'da başlıyor.. 17 Temmuz'da G.O.R.A., 7 Ağustos'ta Mr. And Mrs. Smith var mesela.. En az 120 dakikalık, müthiş filmleri seçmişler.. İster bir içki eşliğinde ister, ister Sortie'deki herhangi bir restoranda yemeğinizi yiyerek seyrediyorsunuz.. O sırada müzik kapatıldığı için, ses problemi yok.. İşte orada, bizim Erol Kaynar'ın restoranının ismine kafam takıldı.. Reklamcılar restorana Salomanje demişler.. Müthiş ilginç bir buluş.. Çocukluğumda ev bakmaya gittiğimizde ev sahipleri evlerini anlatırken kullanırlardı salomanjeyi.. Ev bir salon, salomanje ve 3 oda diye.. Salomanje, salonla iç içe olan ve çoğu zaman L biçiminde yapılan yemek salonunun Fransızca ismiydi.. Salle a manger'den geliyor Fransızca.. Yemek salonu demek.. Restorana bu ismi bulmak müthiş.. Ama bana göre bir hata yapmışlar.. Madem Fransızca ismini kullandılar, Türkçe'ye geçtiği biçimiyle değil, tam doğrusu yani orijinal haliyle kullanmalıydılar.. Türkçe'ye salomanje diye yanlış geçti yemek salonu.. Onun doğrusu salamanje'dir.. O'la değil a'ladır.. Menü'ye, Frenkçe'yi iyi bilenlerin mönü dediği gibi.. İnce bir ayrıntı.. Ama Fransızların dediği gibi ayrıntı medeniyettir..
|