Büyüyen hedefler
Bu sefer ipler el değiştirmiş gözüküyor. Fenerbahçe, iki sezondur Daum'un organizasyonu ve tavsiyeleriyle hazırlıklarını yapıp sezonu tamamladı. İlk yıl Beşiktaş'ın kaybettiği bir şampiyonluk vardı. F.Bahçe genç kadrosuna rağmen "yakalanamaz" denen rakibini sahasında yenerek şampiyon oldu. İkinci yıl Galatasaray buhranlarla, Beşiktaş Del Bosque ile uğraştı. Alex ve Anelka'yla güçlenen F.Bahçe kadrosu sert eleştirilere maruz kaldı ama şampiyonluğa ulaşmayı başardı. Bardağın dolu yarısına bakarsak istikrar ve doğru yönetimin F.Bahçe'yi başarıya taşıdığını söyleyebiliriz. Boş yarısına bakarsak, F.Bahçe zaten rakiplerinden daha iyi kadrosuyla, onların problemlerle boğuştuğu dönemde aradan sıyrıldı diyebiliriz. Yeni sezonda herkes daha farklı beklentiler taşıyor. F.Bahçe Başkanı, şampiyonluğu ilan ettikleri G.Saray maçı sonrasında "Artık bizi Türkiye kesmez" dedi. Bu önemli bir iddiadır ve başta teknik direktör olmak üzere kulübü yöneten herkesi kapsar. Gerçi daha önce "Dünya Takımı" lafları edilmişti ama bu kez F.Bahçe beklentileri karşılayacak para ve futbolcu gücüne sahip. Avrupa başarılarının iki temel noktası var. Ya çok tecrübeli bir takımınız olacak ya da savaşan... Ama her ikisinde de değişmeyen özellik güçlü orta sahalar. Bu nedenle Daum'un sezon sonu verdiği rapor ve yönetimin transfer arayışları, özellikleri yüksek bir orta saha oyuncusuna işaret ediyor. Bu, doğru bir hareket. Fakat gözden kaçan, sezonu belki de rekor ortalamayla tamamlamasına rağmen F.Bahçe'nin Avrupa kulvarında "perişanlık" yaşamasıdır. Bu skorlarda Daum'un "tek orta saha ile oynamak" düşüncesi de etkili oldu. Ama Luciano-Servet ikilisinin yeterli uyum ve performansı sergilediğini söylememiz de doğru olmaz Luciano ağır olduğunu biliyor, hep geri kaçıyor ve rakibe basmıyor. Servet ise tam tersi İlk topları rakibe bırakmadan kazanmak için oynuyor. İyi bir defansif orta sahanın yardımıyla F.Bahçe defansı rahatlayacaktır. Ama hatalardan nasıl arınacak bilemiyoruz. Çünkü 40'a yakın maç oynadılar, değişen bir şey olmadı.
|