|
|
Görevden kaçma Terim
Sadece üç fotoğrafı dikkatlerinize sunuyorum: Birincisi Yunanistan maçında Tuncay Şanlı'nın topu auta giderken, Ulusal Takım Antrenörü dizlerinin üzerine çökmüş. Yani ezilmiş, küçülmüş. İsimlerini bilmediğim asistanları ise ağlama duvarındaki hacılar gibi olmuşlar. İkincisi ise Kazakistan maçında bir frikiğin başında Schalke'de uzaktan şutlarıyla tanınan Hamit Altıntop var. Ama atışı Ümit Özat kullanıyor. Üstelik Yanal'ın "O topu Altıntop kullanacak" demesine rağmen. Üçüncüsü şu: Şov futbolu ile çağdaş antrenör kimliğini yakalayan Yanal, medya baskısı ile büyük maçlarda kişiliksiz futbol oynattı. Bu üç fotoğrafın verdiği mesaj şu: Bay Yanal panik atak yaşıyor. Ne kendine güveni var, ne de ekibinin ona. Şunu demek istiyorum: Yanal'ın Ulusal Takım'ın lideri olma özelliği yok. O bir ağlayan antrenör. Yanal'ın otoriter olma özelliği de yok olmuş. O sözünü geçiremeyen bir antrenör. Yanal asla büyük maçların büyük antrenörü değil. İşte bu nedenle Yanal'a "Git" diyorum. Bay Ersun Yanal şu an istifa ederse iki şeyi başarır. 1- Kendi geleceğini. Bu kez merdivenleri üçer beşer zıplayarak değil teker teker çıkar ve kariyerini parlatır. (Ülkeni seviyorsan, antrenörlük kariyerini düşünüyorsan kovulmadan git hocam) 2- 2006 için Türkiye'nin önünü açar. Eylül'e kadar maç yok. Yeni antrenör yeniden yapılanma ile şansını sürdürür. (Almanya'ya gitmek demek Türkiye'nin AB için en güçlü biçimde sesini duyurması demektir) Biliyorum, şunu diyeceksiniz: Kazakistan'a 6 gol attık. Sabredelim, inanalım ve güvenelim. Ayrıca Kazakistan maçında 3-0'dan sonra atılan her golde Tuncay Şanlı ve arkadaşları hocalarına koştular. Bu bir güven mesajı değil mi? Hayır bu güven mesajı değil. Bu kendine güvenmeyen Yanal'a güven desteği. İnsanı yaklaşım. Dahası da şu Ukrayna'ya yenilen, Yunanistan ve Danimarka'yı yenemeyen Ulusal Takım oyuncularının Kazakistan'a atılan her golde çocuk gibi sevinmesi inanılmaz abartı. Biraz da ayıp! (Bu kadar iyiler de niye Yunanistan'a atamadılar?) Türkiye, Yanal'a inanmıyor. Fatih Terim'e inanıyor ve güveniyor. Öyleyse Terim göreve gelir; Danimarka, Arnavutluk ile Ukrayna maçlarını kazandırır ve bizi 2006'ya götürür. Terim hayır derse ne mi olur? Ulusal görevden kaçmak, Terim gibi ulusal kahramana yakışmaz.
|