Soros sıcak paraya kısıtlama istedi ama artık çok geç
Dünyanın ünlü para spekülatörü George Soros Türkiye'ye geldi ve dedi ki "Sıcak paraya kesinlikle kısıtlama getirilmeli." Bunu söyleyen, sıcak paradan şimdiye kadar en büyük kazancı sağlamış, en büyük spekülasyonları yapmış kişi. Bu aşamaya nasıl geldiğini Sabah Ekonomi'den Sinan Cem Şahin'e "Ben ülkelerin sistemlerini (açıklarını demek istiyor) iyi biliyorum" diye açıkladı. Sıcak paranın tehlikeli veya muhsurlu yanı aniden ülkeyi kerketmesinde. Merkez Bankası şubat itibariyle son bir yılda 19.8 milyar dolarlık sıcak para girişi olduğunu belirledi. Bu para bir kere girdikten sonra bağımlılık yaratıyor. Bundan kurtuluşun yolu kolay kolay bulunamıyor. Çünkü bu parayla ekonominin çarkları daha hızlı çevrilebiliyor, mali piyasalardaki hava iyeleşiyor, beklentiler olumluya dönüyor. Bu konuları son iki yazıda işledik.
Katkısı ne? Türkiye geçtiğimiz 2-3 yılda dünyadaki genel likidite bolluğundan nasibini aldı. Bununla rekor düzeydeki cari açıklarını finanse etti. Hatta bu finansmandan geriye kalan döviz oldu ki Merkez Bankası yüklü alımlarda bulundu. Yukarıdaki tobloda Merkez Bankası'nın düzenli döviz alımlarına başladığı Mayıs 2003'ten bu yana geçen iki yılda 24 milyar dolarlık alım müdahalesi yaptığı görülüyor. Sıcak para kuru düşürücü etkisi yanında döviz rezervlerini güçlendirici etki yapmış. Enflasyon tek haneli rakamlara indirilirken ekonomide rekor büyümeye imza atmanın arkasındaki temel destekleyici, döviz kurundaki düşüş veya yerli paradaki değerlenmeydi. Bunu da dışarıdan gelen sermaye sağladı. Zaman zaman kamuoyunda hiç birşey yapmadan bu ekonomik başarılara ulaşıldığı gibi ifadeler yer aldı. Yapısal değişiklik gibi bir şey yapılmadığı doğru. Ancak dışarıdan böylesi bir sermaye girişi karşısında belki ekstradan bir şey yapmaya da gerek yoktu.
Dışa bağlı piyasa Bunun sonucunda ortada oluşan bir cari açık ve 20 milyar dolarlık bir sıcak para stoku var. Bir yerde bağımlılık yaratmış, piyasaların yönünü tamamen yurtdışı gelişmelere endekslemiş. Bir düşünün ki, aylarca Fransa Referandumu beklendi. Gerçekleşme beklendiğinden de kötü çıktı. Ama piyasalar bir hafta boyunca iyiye doğru gitti. Çünkü dünyada böyle oldu. ABD'nin faiz artırımı konusundaki tedirginlik kayboldu. Dünyada olan Türkiye'de gerçekleşti.
Kolay kurtuluş yok Soros'un önerisini yabana atmak mümkün değil. Çünkü bu işin kurdu. Sistemin açık yönlerini gayet iyi biliyor. Bu konuda kendisinin de aleyhine olacak bir şey söylüyorsa doğrudur diye almak lazım. Ama bu işten kolay kurtuluş yolu da yok. Bu saatten sonra çok geç kalmış durumdayız. Siyasetçi, bürokrat, piyasalar ve özel sektör bu işin tadını aldıktan sonra, kur rejimi böyle belirlendikten sonra geri dönüş çok zor gibi. Nasıl şimdiye kadar "nasihatle" iş yapmadıysak durumu ancak "musibetin" gerçekleşmesi değiştirebilir.
Sonuç "Geçti bülbül geçti gül, ister ağla ister gül" Türk Atasözü