Kolay galibiyet
Zayıf takımlar önünde işi ciddiye almazsanız, sahaya "Nasıl olsa kazanırım" düşüncesiyle ve motivasyonsuz çıkarsanız, sürprizlerle karşılaşırsınız. Bugüne kadar dünya futbolunda bunun birçok örneği yaşandı. Milli Takımımız'ın artık böyle bir lüksü yoktu. Hele bir gün evvel, Ümitlerimiz'in grupta hiç puanı bulunmayan Kazakistan'a yenilmesi dün akşamın önemini artırdı. Millilerimiz oyuna hırslı, disiplinli, yüksek tempolu ve atak bir futbolla başladı. Rakibin sert ve kalabalık savunmasına yerleşme ve moral bulma şansı vermeden, çabuk, çok yönlü ve etkili ofansif varyasyonlar denendi. Tuncay'ın kaçırdığı net bir fırsattan sonra üst üste attığımız iki golle, ilk 15 dakikada iş bitti. Ardından tempo biraz düştü ama oyuna sürekli hükmeden taraftık. Devre sonuna doğru da Tuncay farkı üçe çıkardı.
İlk devrede etkili değildik İkinci yarıya da atak başladık. Ancak skor rahatlığı ve Yunanistan maçının yorgunluğuyla tempomuz düştü. Bu yüzden hücumda ilk devredeki gibi etkili değildik. Aynı zamanda ilk yarıdaki presi de yapamadığımızdan, zaman zaman Kazakistan'ın neticeye gitmeyen tehlikeli kontratakları gündeme geldi. İkinci devrede Tuncay'ın bölüm bölüm etkili driplingleri ve Ümit Özat'ın da dengeli kanat bindirmelerini gördük. Son 10 dakikaya girilirken güzel bir organizasyon sonucu maçın en güzel golünü bulduk. Daha sonra Hamit Altıntop beşinciyi attı; Tuncay da skoru belirledi.
Hamit niye kullanmadı? Yalnız bir tek şeye aklım takıldı. Hamit Altıntop gibi ay-yıldızlı takımda toplara düzgün ve sert vuran bir oyuncumuz varken, ortadan biraz uzak mesafeden kazandığımız iki frikiği neden Emre ve Ümit Özat kullandı? Sonuçta dün akşamki deplasmanı altı golle geçtik. Hem averajımızı düzelttik hem de gruptaki şansımızı devam ettirdik. Rahat kazanmamızın nedeni erken bulduğumuz skor avantajıydı. Eğer skordaki denge uzasaydı çok koşan Kazakistan'ın direnci artar biz de zorlanırdık.
|