Tesadüf mü?
Fenerbahçe'nin sezon başından beri sisteme değil, yıldız oyuncularının performansına ve futbolcu grubunun 'kazanma hırsına' yüklenmiş oyun planını izledik. Teknik direktör Christoph Daum, elbette bu oyuncu grubunu bir arada tutup, onları yönlendirerek işini iyi yaptı. Ama bir şeyi unuttu; insan faktörünü. Geçen sezon daha genç, daha tecrübesiz ve daha yetersiz bir kadroya rağmen Fenerbahçe derbi kaybetmemişti. Ligin ikinci yarısında da inanılmaz bir inançla mücadele ettiler ve şampiyonluğa ulaştılar. Çünkü geçen sezon takımı yöneten 'Aziz Piyer' gibi bir yardımcısı vardı Daum'un... Futbolcu grubu iyi bir arkadaşlıkla son dakikaya kadar mücadele ortaya koyuyordu. Çift forvet oynuyorlardı. Bu sezon yıldız isimler Alex ve Anelka'nın kişisel performanslarını ön plana çıkarmayı tercih etti Daum. Belki göremedi ancak görmemesi olanaksız bir durum vardı. İki oyuncunun da lider özelliği yoktu. İşler kötüye gittiğinde oyuna müdahale edip, takımı hedefe yeniden yönlendirecek oyuncunuz yoksa ve sistem takımı da değilseniz, 'zorlu' kategorisine giren maçlarda bocalarsınız.
Kaleci antrenörü yok ki! Christoph Daum, Galatasaray maçında kariyer olarak kendisiyle kıyaslandığında henüz 'acemi' sayılacak Gheorghe Hagi'nin oyuna yaptığı müdahaleleri de süzemedi. Aklındaki tek formül, gol atmak için oyuna forvet oyuncusu sokmak çünkü. Tüm sezon boyunca bunu yaptı. "Büyük maçları oyuncular oynar ama teknik direktörler kazanır" denir. Şu anda Rüştü topun ağzında. Hakkında bir tane iyi konuşan yok. Peki Fenerbahçe'nin iyi bir kaleci antrenörü olmadığını, iki sezondur kalecilerin yetersiz çalıştığını Daum görmüyor, yönetim bilmiyor mu? "Ben demiştim" demeyi hiç sevmem ama aylar önce "Bu kaleci antrenörüne dünyanın en iyi kalecisini getirseniz altı ay sonra madaraya döner" diye yazdım. Rüştü'nün kusuru yıldız kalecinin yemeyeceği golleri kalesinde görmesidir. Manchester United, Gençlerbirliği ve Beşiktaş maçları derken, şimdi de Galatasaray. Kaleyi tutan top gol oldu.
G.Saray'ı yeni tanımış Fenerbahçe bu sezon geçmişte ligde yaşadığı performansının zirvesine çıktı. İlk yarı bittiğinde en fazla puanı toplayan, lig tarihinin en iyi F.Bahçesi idi. Böyle bir takımın teknik direktörünün nasıl olup da eleştirildiği özellikle Daum'un kendisi tarafından sorgulandı. Alman hocanın Türkiye Kupası finalinden sonra, Galatasaray lig maçıyla ilgili söylediği cümle aslında en korkuncu. Diyor ki: "Artık Galatasaray'ın nasıl oynadığını biliyoruz, Şükrü Saracoğlu'nda oynalacağımız maçta buna göre oynayacağız." Yahu bu Galatasaray 31 haftadır aynı sistem, aynı düzen, aynı oyuncularla ve aynı görevlerle oynuyor. Bu itiraf bile Fenerbahçe'nin bugünkü durumunun başkan Yıldırım'ın deyimiyle 'TESADÜF' olduğunu ortaya koyar. Fenerbahçe gibi bir takım sadece kondisyonerinin yeteneğiyle sahaya çıkıp; teknik direktörünün olmayan oyun gücüyle görev yapıyor ve kazanıyor.
|