SABAH - Doğulu minikleri 'saat'le sevindirdi

Şu an 30 Nisan 2005 - Cumartesi tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Son Dakika

	Yazarlar

	Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Arşiv

	Etkinlikler

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	» Cumartesi

	Aktüel Pazar

	Otomobil

	Sinema

	Çizerler

Google Arama

Doğulu minikleri 'saat'le sevindirdi

Doğu'daki öğrenciler için mutlaka okul yaptırmak gerekmiyor. Onları işadamı İrfan Nalçacı gibi bir kol saatiyle de sevindirebilirsiniz.

Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde yaşanan en büyük sorunlardan biri eğitim... Öğrenme hevesiyle yanıp tutuşan minik öğrenciler, tek derslikli okullarının kırık dökük sıralarında çoğu zaman gelmeyen öğretmenlerini beklemeye devam ediyorlar. Bu gidişata dur demek de çoğu zaman sivil toplum kuruluşlarına ve yardımsever bireylere düşüyor. Büyükşehirlerde yaşayan gelir düzeyi yüksek insanların birçoğu yardım yapma isteği duysa da, kime ve nasıl yardım edeceğini bilemiyor. Bir de bunun üstüne şehir hayatının koşuşturmacası ve iş hayatının yoğun temposu da binince yardımsever tarafını bir kenarda unutulabiliyor.

YAZI VESİLE OLDU
Konyalı Saat'in sahibi İrfan Nalçacı da işte böyle düşünenlerden. Onun gönlündeki yardım meleğini harekete geçiren ise Sabah Gazetesi'nin Yazı İşleri Müdürü ve köşe yazarı Balçiçek Pamir'in bir yazısı olmuş. Pamir'in 13 Mart 2005 tarihli Sabah Gazetesi'nin Aktüel Pazar ekinde yayınlanan "Sana mı kalmış yani bu dünyayı değiştirmek?" başlıklı yazısında yardımsever işadamı Ferhat Şenatalar'ın çarpıcı hikayesini anlatıyordu. Şenatalar, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Türkan Saylan ile birlikte Siirt'teki Eruh İlköğretim Yurdu'nu yapabilmek için varını yoğunu harcadığından söz ediliyordu yazıda. İşte bütün bunlar İrfan Nalçacı'yı çok etkilemiş: "Balçiçek Pamir'in yazısını ilk önce annem okumuş. Kendisi çok yardımsever ve sosyal bir insandır. Sonra hemen yazıyı bana gönderdi ve

'Bununla ilgilen' dedi. Ben de okudum. Yazıyı okuyunca çok etkilendim. Düşünsenize siz kalkıp Eruh ilçesine, Mardin'e, Siirt'e okul yapmaya gider misiniz? Bu sadece istekle olacak bir şey. " İrfan Nalçacı bu etkilendiği yazının son bölümüne geldiğinde kafasında bir şeyler şekillenmiş: "Pamir'in yazısının son bülümünde Yine Türkan Saylan ve Ferhat Şenatalar'ın başından geçen ilginç bir anı yer alıyordu. Sonradan biz Ferhat Bey'le tanıştık. Kendisi de anlattı. Türkan Hanım'la birlikte 500 civarında kız öğrencinin olduğu bir yurda gitmişler. Türkan Hanım, 'Kaç kişinin saati var? elini kaldırsın" demiş. Sadece 20 kız elini kaldırmış. Balçiçek Hanım da yazısının sonunda, 'Hakkari'de hayatında hiç kol saati bile görmemiş öğrencilere 20 tane kol saati hediye edin' diyordu."

ÖRNEK ALINSIN
Buradaki mesajı hemen alıp Eruh'a saat göndermeye karar verdiğini söyleyen İrfan Nalçacı, artık her ay ÇYDD aracılığıyla Güneydoğu'daki öğrencilere 20 kol saati ve okullar için 50 duvar saati gönderdiklerini belirtiyor: "Keşke daha çok paramız olsa da okul ya da derslik yaptırabilsek. Şimdilik elimizden gelen bu. Aslında çok önemli bir şey değil. Bu tür yardım faaliyetlerinin çok artması gerekiyor. Yardım yapmak isteyen çok kişi var ama nereden başlayacağını bilemiyor. Umarım yaptığımız başkalarına da örnek olur."

Neslihan Tunç