Del Bosque'yi tanımak
Del Bosque'yi bugüne kadar herkes eleştirdi. Babacan diyen de oldu teknik direktörlüğü bilmediğini söyleyen de . Ama en doğrusu bazı gerçekleri ve onun bilinmeyen yönlerini anlatmak ve onun hakkında bilgi sahibi olmak. Gerçekten bugün dünyanın en iyi teknik direktörleri bile kendi ülkesinin dışında bir yerde hocalık yaparken o sıkıntıyı yaşamadan başarı yakalayamıyor. Çünkü takımın kapasitesi olsun, bulunduğu ülkenin koşulları olsun, tanımadığı hakem camiası ve onların yönetim tarzları olsun bilmediği için başarıyı kısa zamanda yakalaması kolay değildir. Bunu başaranlar ya deli ya dahi olmalıdır. Real Madrid dünyanın en zengin ve köklü kulüplerinden biri. Vicente Del Bosque, bu kulüpte futbolcu ve teknik adam olarak çalıştı. Real sınırlarının dışına ilk kez bu sezon çıktı. Real'den Zaragoza'ya, Valencia'ya bile gitmek zorken başka bir ülkeye transfer olmak çok daha büyük sorunları beraberinde getirir. Del Bosque, Real'de sadece saha içinden sorumluydu. Transferleri Futbol Direktörü Jorge Valdano yapıyordu. Trilyonluk yıldızlar, Del Bosque'nin eline hazır olarak geliyordu. Yani Beşiktaş Yönetimi, Del Bosque'ye kariyerinde ilk kez transferi de yapma şansı verdi. Ancak tek farkla. Valdano'nun elinde trilyonlar varken Del Bosque daha mütevazı oyuncular getirmek zorunda kaldı.
Bosque&Oktay kaynaşınca Bosque'nin bir başka şanssızlığı oturmuş bir takıma değil yeni yapılanan ve kurulan bir takıma gelmesiydi. Örneğin Del Bosque, F.Bahçe'nin başına gelseydi işi daha kolaydı. Çünkü ortada oturmuş bir takım vardı. Bunların yanında zaten hep söylenen bir gerçek de ne Del Bosque'nin ne de yardımcılarının Türkiye Ligi hakkında fikir sahibi olmaması. Örneğin G.Antep'le oynarken sadece rakibi 1 kere izlemiş olmak yetmez. G.Antep şehrinin psikolojisini, geçmişte iki takım arasında yaşanan varsagerginlikleri de bilmek gerekir. Eğer birileri bunları teknik ekibe anlatamıyorsa o zaman hata yapılması kaçınılmazdı. Del Bosque gerçek bir beyefendi. Real Madrid'in başındayken hakemler ya da rakipler aleyhine konuşmamış bir kişi. Zaten orada o işi başkaları yapıyor. Ama burada da aynı özeni göstermesi ne yazık ki kimilerini memnun etmedi. Belki o da Lucescu gibi hakemlerle oynasa ya da Daum ve Hagi gibi oyuncuları aleyhine imalı sözler etseydi medyanın da sevgilisi olurdu. Futbol kültürü gereği bunları yapmayınca kamuoyundaki kredisi azaldı. Beşiktaş son 9 lig maçından 7 galibiyet, 2 beraberlik çıkardı. Takım tam rayına oturmuşken Bosque'yi tartışmayı bırakıp gelecek sezon neler yapılacağını planlamak ve görmek lazım. Kıvanç Oktay ile Del Bosque'nin kaynaşması da başarının temelini oluşturdu. Del Bosque'ye destek veren, her zaman arkasında değil yanında olan Başkan Demirören ve arkadaşlarını da kutlamak lazım. Futbolda teknik adam devamlı bir takımda kalıyorsa geleceğin temelleri de sağlam olur.
|