| |
Eleştiri hakkı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde bir törende Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün'le karşılaşmış... Ve "Sinan" diye söze başlamış: - Yine bize sallıyorsun... Bizi eleştiriyorsun. Sinan Aygün "gündemde kalmayı beceren" bir isim. "Yılbaşı hediyesi bile" gazetelere, TV'lere "haber oluyor." Aygün mahkumların yaptığı seramik tabakaları satın alıyor, büyükelçilere gönderiyor. "Bu ülkenin cezaevleri bile birer atölye" diyerek. Tabii her fırsatta "hükümeti eleştirmeyi" de ihmal etmiyor. Sinan Aygün'ün "muhalefet reytingi" bazı muhalefet partilerinin önünde.
Dün Ankara'da "Emlakçılar Odası"nın açılışı vardı. "Hükümet adına" Sanayi ve Ticaret Bakanı açılışa katıldı. Sinan Aygün de oradaydı. Bize "emlak piyasası canlanıyor" dedi. Sorduk: "Yazı yazacaksanız dosyalarımı alıp, gazeteye geleyim" diye konuştu. "Öğle vakti" gazetedeydi.
Sinan Aygün: - Hükümetle ilgili bazı eleştirilerim var... Bu ayrı konu... Fakat, emlak sektörü kıpır kıpır... İnanılmaz bir hareketlilik var... Bunu da söylemeyi borç bilirim.
Aygün bir "liste" çıkardı. İnşaat sektörü "276 farklı sektörle" evli durumda. Fayans sektöründen halı sektörüne, musluk sektöründen boya sektörüne kadar. Sinan Aygün: - Bir müteahhit inşaat yapıyor... Ama müteahhidin yanında 276 sektör daha bu inşaattan ekmek yiyor... Çimentocu, çivici, perdeci, menteşeci...
"Mortgage" sisteminin adı bile, emlak piyasasını hareketlendirmeye yetmiş. "İnşaat ruhsatı taleplerinde" yüzde 30 artış olmuş. Aygün: - Konuştuğum müteahhitler şunu söylüyor... 2005'te mortgage sistemi gelecek... İnsanlar kira öder gibi ev sahibi olmak isteyecekler... Şimdiden paçaları sıvıyoruz ki mortgage sistemi devreye girdiği zaman, inşaat belli bir noktaya gelmiş olsun... Elimizde satacak daire bulunsun.
Sinan Aygün "bunları" anlattıktan sonra ekledi: - Tabii eleştiri hakkımı saklı tutuyorum. "Hiç saklı tutmamasını" önerdik. O da "içini döktü." "Eleştiriye" başladı: - Birinci eleştirim bürokrasi konusunda. - Ya ikincisi? - Yine bürokrasi... Üçüncü eleştirim de bürokrasi.
Sinan Aygün "pek çok bürokrasi hikayesi" anlattı. "Bürokratın bir kısmı falcı gibi" dedi: - Senin işin 3 vakitte çözülür... Bu 3 saat de olabilir, 3 gün de, 3 ay da, 3 yıl da... Bürokrat böyle diyor. "Ya sizin işiniz" diye sorduk. Aygün: - Ekonominin içindekilerin işi kolay... Rüşveti vereceksin... Bunu elektrik, malzeme, işçilik, sigorta gibi maliyete yansıtacaksın... Her durumda olan sade vatandaşa oluyor.
Başbakanlık Müsteşarı Prof. Dr. Ömer Dinçer "kamu yönetiminde yeniden yapılanma" bağlamında, bürokrasi için de "derin bir çalışma" yapıyor. Sayın Müsteşar. Sinan Aygün'ü de dinlemenizde yarar var.
|