Kanseri yendi kitabını yazdı
Makrobiyotik beslenme ve düşünce tarzıyla kanserden kurtulan Candan Osma, "Hastalığımı duyduğumda üzülmek yerine, bundan ne öğrenmem gerekir diye düşündüm" diyor. Osma "Makrobiyotik Beslenme" kitabında sağlık ve ruhsal gelişim bilgileri veriyor.
*** Kanser hayatını değiştirdi
Makrobiyotik beslenme ve düşünce tarzıyla kanser hastalığını yenen Candan Osma yaşadıklarını anlattığı kitabında "Hastalık hayatınızı olumlu yönde değiştirebilir'' diyor.
Antik Yunan'da ilk doktor olarak bildiğimiz Hippokrat, hastalarına önce ne yediklerini sorduktan sonra tedavi uygularmış. Tabii hasta olana kadar dengesiz beslenmeye gerek yok. Yine de biraz ihmal, biraz zamansızlık derken kolay kolay kimse alışkanlıklarından vazgeçmiyor. Hippokrat daha sonra da hastalarını mümkünse kendisi için sorun oluşturan yakın çevresinden uzaklaştırarak doğayla baş başa bir sağlık merkezine gönderirmiş. İşte Yunancada büyük, uzun anlamına gelen "makro'' ve yaşam anlamına gelen "bios'' kelimelerinden oluşan "makrobiyotik'' de Antik Yunan'dan günümüze kadar geliyor. Tam karşılığı sağlıklı ve uzun bir yaşam... Candan Osma da yıllardır yaptığı araştırmaları ve deneyimleri aktardığı "Makrobiyotik Beslenme'' adlı kitabında sağlık, gençlik, mutluluk ve ruhsal gelişim için bilgiler veriyor. Bu beslenme alışkanlığıyla kanseri yenip başkalarına da örnek olmak isteyen Osma, yediklerimizin yaşamımızda niye bu kadar önemli olduğunu ilginç bir benzetmeyle yanıtlıyor; "Organlarımız da kendilerini rahatsız edecek, zarar verecek bir şeylerin onları beslemesini istemiyorlar. Çok yağlanan damarlardan kalbimiz, kimyasallardan miğdemiz, karaciğerimiz, tuzdan böbreğimiz rahatsız oluyor ve 'lütfen yapma' diye beynimize mesaj gönderiyor. Beynimiz bizi haberdar ediyor, fakat zaman zaman bu mesajı anlamak işimize gelmiyor. O zaman sadece beden değil, ruhumuz da etkilenerek, birtakım psikolojik sorunlar oluşuyor. Bedenimizde, dünya kadar güçlü ve tertemiz hücre var. Aldığımız sentetik, hormonlu ve hayvansal gıdalarla onları da dejenere etmeye başlıyoruz. Bütün bunların sonunda bağışıklık sistemi de zayıflıyor. Hastalıklar da bağışıklık sisteminin zayıflamasından oluyor. Bir de her ufak rahatsızlıkla alınan ilaçlar, bağışıklık sisteminin çabasını engelleyerek, tembelleşmesine sebep oluyor. Herhangi bir tümörü yok edip etrafını da temizleyince, hastalık bitti zannediyoruz. Bugün çok sağlıklı birçok tanınmış veya sıradan insan bu tarz yaşam uyguluyor dünyada. Örneğin Madonna.'' Candan Osma'nın makrobiyotik beslenmeyle tanışmasında gırtlak kanseri teşhisinin önemi çok büyük. New York'ta Mount Sinai Hastanesi'nde Çinli doktoru Woo'nun teşhisi bütün yaşamını gözden geçirmesine neden olmuş; "Ameliyattan sonra Dr. Woo'ya benden hiçbir şey saklamadan, her şeyi söylemesini istedim. Söz verdi ve hakikaten her şeyi anlattı. Sokağa ilk çıktığım gün kızımla beraber, kitapçıya giderek, araştırma yapmaya başladık. Sağlıkla ilgili bölümde, ikimizin de ilk elimizi atıp çektiğimiz kitap, makrobiyotik ve kanserdi. Benim için tesadüfler yok, her şeyin bir sebebi var ve sadece farkındalık önemli. Derhal okumaya başladık ve makrobiyotiğin bana uygun olduğuna karar verdik. Daha New York'ta beslenmemi değiştirmeye başladım. İstanbul'a geldiğimde, ayaklı kütüphane gibiydim. Makrobiyotiğin, bugünkü öğretici ve uygulayıcısı Michio Kushi'nin bütün kitaplarını okudum. İçindekileri uygulamaya başladım ve pozitif değişikliği fark ettim. Adeta gençleşmeye, daha da pozitif olmaya, kendimi daha çok sevmeye başladım. Festiva'nın Naturel Fuarları'na katılarak, konuşmalar yapmaya başladım fakat dinleyicilere sadece konuşmam yeterli gelmiyordu. Çünkü, beslenmenin bizim iklimimize ve ürünlerimize uygulanması lazımdı. Japonya'daki yosunlardan bahsetmek çok yersizdi.'' Hayata olumlu gözlüklerle bakabilen, yaşadıklarından dersler çıkaran Osma, kanser olduğunu öğrendiğinde "Bütün olumlu düşünme özelliklerime rağmen bu benim başıma nereden geldi" diye üzülmek yerine "Bu olaydan ne öğrenmem lazım'' demiş. Kanserin kendisine yanlışlıkla uğradığına ve içindeki ordu halindeki hücrelerin yardımıyla gideceğine inanmış. Osma'ya tedavisi süresince doktoru Woo, istediği her şeyi deneyebileceğini, istemediklerini de yapmayabileceğini söylemiş; "Doktorum 'Bu hayat senin ve her türlü karar verme hakkına sahipsin' dedi. Bedenimde kanser hücresi kalmayınca da 'Artık ben senden randevu alacağım, hastalarım için' dedi." Kitapta yalnızca beslenme değil, ruh, beden ve zihin sağlığıyla ilgili bilgiler de veriliyor. Osma, pozitif düşüncenin eğitimle olduğunu hatırlatıyor; "Kitabın adı: Makrobiyotik Beslenme. Çünkü sadece beden değil, ruh ve zihin de beslenmek ister. Pozitif düşünce eğitimle oluşur."
Figen Yanık
|