Ey ruh, geri gel!
Son iki haftadır futbolla birlikte olimpiyatları da yakından takip etmeye çalışıyoruz. Üzüntüler, sevinçler, gurur ve kızgınlıklar ile ders alacağımız bir çok olay vardı Atina'da. Özellikle doping olayları, Yunanistan'ın iki ünlü atletinin doping testinden kaçtıklarının iddia edilmesi, maratonda piste fırlayan seyirci skandalı yaşatılmaya çalışılan olimpizm ruhunu sarsmaya devam etti. Olimpiyatlarda belli dallar dışında seyirci çok azdı. Ligimize gelince durum pek fazla farklı değildi. Zaman zaman güzel tespitleri olan servisimizin gece sorumlusu Murat Özbostan ile zorlu bir pazar gecesi sonrası tartışırken ilk 4 haftanın ne futbol açısından ne de seyirci açısından istenen düzeyde olmadığı konusunda hemfikir oluyoruz. Tribünlerdeki seyircinin azlığını havanın sıcaklığına veya tatil mevsiminde olmamıza bağlamakla işin kolayına kaçmış oluruz. Aslında futbolun kalitesi düşüyor, düştükçe futbolu seyretmenin zevki kaçıyor. Kaçtıkça insanın ruhu sıkılıyor. Şimdi milli maç arası. Bu aradan faydalanarak takımların ve seyircilerin kendini yenilemesi ve futbolun ruhunun yeniden geri gelmesi gerekiyor. Yoksa bu iş birkaç yıldızla, Alex'le, Hooijdonk'la, Hakan Şükür'le, Fatih Tekke'yle çözülecek gibi gözükmüyor.
Gaziantep'e ne oldu? Gaziantep'te neler oluyor? Hemen yanlış anlamayın. 4 haftada 3 galibiyet. Üstelik G.Saray ve Beşiktaş gibi iki dev takımı devirmiş. Oysa bu takım geçen sezon lig dördüncüsü olurken 4 Büyükler'den hiç puan alamadı. Hatta lig beşincisi Denizlispor'dan bile puan alamadı. Yani ligi ilk 6 sırada bitiren 5 takımla oynadığı 10 maçtan kazandığı puan sayısı sadece 0! Buna rağmen ligi 4. bitiren Gaziantepspor bu yıl işi ilerletip büyükleri de devirmeye başladı. Haftanın en ilginç maçında teknik direktör hataları fırladı gitti. Skoru 4-0'a kadar getiren Gaziantepspor'da Jaziri ve Devran'ın zamansız oyundan alınışları neredeyse mucizevi bir sonuca sebep oluyordu. (2000-01 sezonunda F.Bahçe önünde 3-0 öne geçip maçı 4-3 vermişti.) İlk 4 hafta gösterdi ki, Gaziantepspor ve Diyarbakır'ı deplasmanda yenen Malatyaspor sezonun flaş ekipleri olmaya adaylar. Diyarbakırspor ise, ligin ilk haftasında seyircisinin sahaya bıçak ve davul fırlatması pahalıya patladı.
Biraz daha dikkat Yine TRT hakkında yazacağım ama eleştiriler, daha güzel maç seyretmek için, unutulmasın. Geçen hafta maç özetlerine dikkat demiştik, Büyükşehir Belediyesi Ankaraspor-Denizlispor maçında Denizlispor'un ilk golünün atan isim olarak Özgür dendi, oysa Serhat'tı. (Ve sırtındaki 6 numara gözüküyordu) Trabzonspor-G.Birliği maçına 1.5 dakika geç girildi. (Oysa ligdeki iki maçta bu süre içerisinde gol atıldı.) Ve Trabzonspor'un attığı ikinci golün tekrarında sadece golün vuruşu gösterildi. Oysa Thijs'in akıldolu pası ve golün nasıl oluştuğu gösterilmedi. Bunları niye yazıyoruz? Yıllar sonra futbolumuzun görüntüleri TRT'ye geçti. Şu anda Digitürk dışında Anadolu futbolunun seyredildiği tek adres TRT. Kaygımız bu yüzden. Eleştirimiz, yayınların daha iyi ve daha güvenilir olması için, karalamak için değil.
|