|
|
Sanayici kayıtdışıyla savaşta ipi göğüsler mi?
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük ve ekibiyle ekonomi basını belirli aralıklarla bir araya geliyor. Ekonominin duayen yazarından, genç yazarına, müdüründen, editörüne kadar geniş bir topluluk önceki akşam yine bu toplantı için buluştu. Toplantıdan bir kaç not iletmek istiyorum ama özellikle de ekonominin duayen yazarlarının ortaya çok net olarak koyduğu ve tüm tartışmaların o bağlamda devam ettiği 'kayıtdışı' konusuna dikkat çekmek istiyorum. Tanıl Küçük'le İSO'nun Türkiye'nin 500 büyük kuruluşunu açıkladığı günün akşamı bir araya geldik. Sonuçlardan başta başkan olmak üzere herkes son derece memnun. İşaretleri geliyordu ama bu araştırma da şirketlerin toparlandığını rakamlarla ortaya koydu. Üstelik şirketler asli faaliyetlerinden ciddi kârlar etmeye başlamış. 2001 yılında satışlarının 5 katına kadar çıkan faiz ve iştirak satışı gibi faaliyet dışı gelirler, 2003'te üretiminin yüzde 71'ine gerilemiş. Şirketler yaptıkları yatırımlarla geçen yıl 33 bin kişiye yeni iş alanları oluşturmuş. Peki işler yoluna girmeye başlamışken, sanayici devletten ne istemeli? Ekonomi basınının duayen ismi Ege Cansen, toplantı boyunca tartışılacak olan bu konuya girdi ve kayıtdışıcılığın faydalarını ya da neden vazgeçilmez olduğunu konuşmaktan herkesin vazgeçmesini istedi. Özetle önümüzdeki dönemde yapılacak tek bir şey olacaksa bu kesinlikle kayıtdışı ile mücadele olmalıydı. İSO başkanına göre, sanayiciler kayıtsız ekonomiden hemen kurtulmaya hazırdı. Küçük, kayıtdışı konusunda oda olarak araştırmalar yaptık larını, raporlar hazırladıklarını hatırlattı ama lobi yapmak, bu işin üstüne gitmek konusunda daha aktif olmaları gerektiğini de kabul etti ve bundan sonra oluşturacakları programa bu konuyu öncelikli almak üzere notlar aldı.
Eski alışkanlıklara son Tanıl Küçük'ün başkanlığı bu yıl üçüncü yılında. "Ben göreve geldiğim ilk gün, sanayici eski alışkanlıklarını bırakmak zorunda dedim. Bunu dedikten sonra sanayicilerden hiç tepki almadım. Bu bir değişimin ifadesi" diyen Küçük, sanayicinin şartlar oluşursa, uzun vadede kayıtdışından zarar gördüğünün de bilincinde olacağını işaret etti. Özetle sanayiciler krizlerden en çok zarar görenlerin kendileri olduğunu ama en çok ders çıkaranların da yine kendileri olduğu görüşünde. Zaten 500 büyük sanayi kuruluşuyla ilgili araştırma sonuçları da bunun ispatı. Şimdi artık kayıtdışı ekonomi gibi sorunların çıban başıyla mücadele zamanı. Ne de olsa toplantıda Deniz Gökçe'nin yardımıyla bir daha hatırladık ki, en büyük kayıtdışılık yüzde 68-76 arasında Nijerya, Mısır, Tunus ve Fas'ta ve yaklaşık yüzde 60 ile Türkiye'nin bu ülkelerden geri kalır bir tarafı yok.
|