|
 |
|
 |
Çocuklarınızın odasına cep telefonu sokmayın
Gençler ve çocuklar, doku gelişimi döneminde oldukları için cep telefonu, bilgisayar, hatta televizyon gibi elektromanyetik alan oluşturan cihazlardan olumsuz etkileniyor. Ancak daha büyük sorun sigarada... Evde sigara içiliyor olması, çocukluk çağı kanserlerini beş kat artırabiliyor.
Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer çocukları kanserden korumak için neler yapılması gerektiğiyle ilgili sorularımızı yanıtladı...
* Çocuklarda artık daha mı fazla kanser görülüyor? Aslında daha fazla görülmüyor ama galiba bu durum fazla sömürülüyor. Her yerde ağzında bant olan çocukları gördüğümüz için öyle geliyor olabilir. Halbuki çocukları bu şekilde deşifre etmek son derece yanlış. Türkiye'de her yıl 100 bin yeni kanser vakası oluyor, bunlardan 1800 ile 2000 tanesi çocuk. Türkiye'de toplam 550-600 civarında lösemili çocuk var.
* Çocukluk döneminde kanserlerin iyileşmesi erişkinlere göre kolay mı? Çocuklar arasında en fazla görülen kanser türlerinden olan lösemi artık tedavi edilebilen bir hastalık. ALL olan tipinde yüzde 80'in üzerinde kurtulma şansı var. AML olan tipinde de iyileşme oranı yüzde 60. Tüm çocukluk çağı kanserlerini ele alırsak, yüzde 45 ile yüzde 98 arasında kurtulma ihtimalinden söz edebiliriz. Örneğin Hodgkin Lenfoma'da yüzde 98 kurtulma ihtimali var. Çocukluk çağı kanserlerinde yaşamı etkileyen en önemli konu, tam teşekküllü bir kanser merkezinde tedavi edilmesidir. Yetersiz bir kanser merkezinde tedavi edilen kanserli çocuklarla, tam teşekküllü bir merkezde tedavi edilenlerin iyileşme oranı arasında büyük fark var.
* Çocuklarımızı nasıl besleyerek kanserden koruyabiliriz? Çocukluk çağı kanserlerinin önlenmesinde en etkili tedbir; doğru beslenme tarzıdır. Altı ay süreyle, sadece anne sütü ile beslenme, çocukluk çağı kanserlerini üç misli azaltıyor. Evde herhangi birinin sigara içiyor olması çocukluk çağı kanserlerini üç ile beş kat artırıyor. Bunun için sigaranın evin içinde içilmesi şart değil. Bağımlı biri varsa, dışarıda içip, geri gelmesi bu riski düşürmüyor. Çünkü akciğerlerimizde 150 mililitre kadar değişmeyen bir hacim var. Sigaradan gelen kanserojenler, bir bütün gün bile sigara içmesek, o zehirli havayı kullanır. Sigara içtikten sonra, odaya gelerek içtiğiniz sigaranın kanserojen özelliklerini boşaltırsınız.
* Kanser riski genetik açıdan belirlenebiliyor mu? Yani, doğarken üzerimizde taşıdığımız genler ileride hangi kansere yakalanacağımızı gösteriyor mu? Evet, kansere eğilimli olup olmadığımız tamamen genetik yapımızla ilgilidir. Hepimizin farklı büyüklükte genetik olarak belirlenen kanser risk havuzları vardır. Kimimizin havuzlarının kapasitesi küçük, kiminin büyük, herkesin değişik boyuttadır. Doğal olarak, kapasitesi küçük olan kişilerin kansere yakalanma ihtimallerinin daha hızlı olması beklenir, ancak yaşam tarzımızı az riskli hale getirebilirsek, genetik riskimiz fazla olsa bile, kansere hayat boyu hiç yakalanmayabiliriz.
* Cep telefonları çocuklar için risk yaratıyor mu? Bebeklerin bulunduğu odalarda cep telefonu kullanılmasına izin vermeyin. Özellikle ergenlik döneminde gençler cep telefonlarını kulaklıklı olarak kullanmalı. Beyin tümörü ve lenfomalardan, elektromanyetik alanların etkili olabileceği yönünde çalışmalar var. Gençler ve çocuklar doku gelişimi döneminde olduklarından, bundan çok daha fazla etkilenebilirler. Bilgisayarlara çocukların iki metreden daha fazla yaklaşmaları önerilmiyor. Ayrıca kırmızı ışıklı ısıtıcılar, televizyon gibi birçok elektronik cihaz, elektromanyetik alanlar oluşturduğundan riski artırıyor.
* Hamilelik döneminde, neler bilinçsizce kanser riski yaratıyor? Hamilelerin ve süt veren annelerin kullandığı inorganik (organik olmayan) saç boyaları çocukluk çağındaki önemli kanser nedenlerinden biri.
* Bebe büsküvileri çok tartışıldı, çocuklarımıza verelim mi, vermeyelim mi? Bu konu çok polemik yarattı. Bakın, biz bazı besinleri incelemeye aldık derken, aslında Uluslararası Kanser Örgütleri'nin uyardığı maddeleri sürekli takip ediyoruz demek istiyoruz. Geçtiğimiz haftalarda Fransa'nın Lyon şehrinde yapılan Uluslararası Kanser Örgütü ve Ortadoğu Kanser Konsorsyumu'nun ortaklaşa yaptığı "kanser ve yaşam kalitesi" özellikle de "beslenme"nin incelendiği bir toplantıda, bu tip sorunlar tartışıldıktan sonra, yağlı fırınlanan besinler gündeme geldi. Fırınlanan ve yağ içeren bazı maddeleri hâlâ inceliyoruz. Şimdilik belli oranın üzerinde bisküvi tüketilmesini, özellikle bebekler için çok önermiyoruz. Ancak henüz bu konuda veriler çıkmadı.
Hazırlayan: ESRA TÜZÜN
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|