  |
|
Hiddink'in yanlış modeli
Spor yazarlığına başlayalı 6 ay olmuştu. Tercüman gazetesinde görevliydim. Hiddink, Fenerbahçe'ye teknik direktör oldu. Hollandalı hoca, İstanbul'a gelince, adeta yer yerinden oynadı. PSV'yi iki yıl üst üste Avrupa şampiyonu yapmıştı. Üstelik presli, yüksek tempolu, üretken, seyir zevki yüksek bir futbolla.
Sezon öncesi hazırlık maçlarında PSV'nin riskli oyun modelini Fenerbahçe'ye uygulatmakda ısrar edeceği görülüyordu. Ve lig başlamadan "Hiddink'in dikkatine" başlıklı fazla iddialı bir yazı yazdım. Yazının son bölümü şöyleydi: "Fenerbahçe'nin kadro yapısı PSV'ye tamamen zıt kutup. Eğer Hiddink PSV modelini uygulatmakda ısrarcı olursa, Fenerbahçe Schumacher gibi bir kaleciyle ligin en çok gol yiyen takımı olur. Ve alt sıralara düşer." Bu yazıdan sonra gazetenin telefon ve farksları susmadı. Ağır eleştiriler aldım. Tabii spor yazarlığıma yeni başladığımdan, beni tanıyan çok azdı.
14 yıl sonra itiraf
Ligin başlamasıyla birlikte Fenerbahçe'de işler kötü gitti. Ama medyada kimse işi çözemedi. Hep Hiddink'e güven vardı. Devre ortasına girilirken, Fenerbahçe Adanaspor'la birlikte ligin en çok gol yiyen takımı oldu. Puan çetvelinin aşağılarına indi. Hiddink'in görevine son verildi. Hiddink de hiç bir açıklama yapmadan sessiz sedasız gitti.
Geçen hafta Zaman gazetesini okuyordum. Hiddink'le tam sayfa röportaj yapmışlar. Hiddink'in ağızından manşet şöyleydi. "PSV modelini uygulatmakta ısrar ettiğim için Fenerbahçe'de başarılı olamadım." Nereden nereye, aradan 14 yıl geçti. Yeri geldikçe bir konuyu sürekli vurguluyorum. Her teknik direktörün kafasında inandığı bir oyun modeli vardır. Ama en iyi model elindeki malzemeye en uygun olanıdır.
|
