|
|
ABDURRAHMAN YILDIRIM
İkiz saldırı ekonomide ve piyasalarda nelere yol açar?
Türkiye ekonomisi ve mali piyasaları nisan ayından bu yana tam bir balayı dönemi yaşamaya başladı. Beklentiler iyileşti, kurlar geriledi, enflasyon düştü, faizler indi, ekonomideki büyüme sürdü.
* Böyle bir ortamda cari açığın büyümesi mali piyasalarda fiyatlara pek yansıtılmadı.
* İmar Bankası'nın kamu finansmanı üzerine 8.5 katrilyonluk bir yük getirmesi piyasaları ana trendinden döndüremedi.
* Irak'a asker yollanmasının suya düşmesi ve ABD'den 8.5 milyar dolarlık kredi kullanımının zora girmesini piyasa pek takmadı.
* Özelleştirme hamlesinin hayal kırıklığıyla sonuçlanması da mali piyasaların yönünü değiştiremedi.
* AB'nin müzakere tarihini Kıbrıs sorununun çözümüne bağlaması gene piyasaların iyimserliğini yenemedi.
* Geçen cumartesi günü İstanbul'da ikiz terör saldırısı piyasalar üzerinde sınırlı bir etki yarattı. Terör bununla bitseydi piyasalar tarafından hazmedilebilecekti. Ancak olmadı. 5 gün aradan sonra İstanbul yine ikiz terör saldırısına maruz kaldı. Saldırılardan biri dünyanın ikinci büyük, Türkiye'nin en büyük yabancı sermayeli bankası. Bu bankanın merkezinin bulunduğu Levent de Türkiye'nin finans merkezi.
* Güvenlik öne geçince- Türkiye elbette bu teröre de teslim olmayacak ve üstesinden gelecek. Ancak 11 Eylül saldırısı ABD'nin miladı olurken, iki tane ikiz saldırının Türkiye'ye de bir etkisi olabilecek.
* Hükümet, icraatlarında artık güvenlik konusu öne çıkabilir. Çıkmalı da. Ancak bu durum, hükümetin enerjisini, zamanını ekonomi ve dış politika konuları yerine güvenliğe ayırmasıyla sonuçlanır. Güvenlik öne geçer, ekonomi geri plana düşer.
* Hükümetin zamanını ve enerjisini güvenliğe ayırması, Kıbrıs ve AB sürecini olumsuz etkiler.
* Bizzat terörün merkezi haline gelen bir ülkeye AB'nin müzakere takvimi vermesi zaten zor olur.
* Terör ortamında özelleştirme yapılması, yabancı sermaye girişinin olması beklenemez.
* Döviz- faiz ölçülü- Dünkü bu gelişmeler dövizde ve faizde ölçülü tepkilere yol açtı. Çünkü Merkez Bankası bankalara likidite desteği vereceğini, gerekirse dövize doğrudan müdahale edeceğini açıkladı. Bankalar da terör olayından sonra en büyüklerden başlayarak döviz piyasasında alım satıma başladı ve piyasa oluşturdular. Aynı gelişmeler bonoda da yaşandı. Yani hem dövizde hem de bono piyasasında bankalar kendi pozisyonlarını korudu, tepkinin boyutunu küçülttüler.
* Borsanın ayrıcalığı- Ancak borsa henüz birinci seans bitmemişken işlemlerin durdurulmasına karşılık yüzde 7.4'e varan bir düşüş yaşadı. Çünkü borsada böyle bir piyasa yapıcı kamu ve özel sektör kuruluşları yok. Yerli oyuncular kredi kullanarak işlem yapıyor ve gelişmelere çok duyarlı. Hisse senedi piyasasının yüzde 40'tan fazlası yabancıların elinde. Onların tavrını ise borsa işlemleri başladığında göreceğiz. Eğer, İMKB bugünü de tatil ederse 9 günlük bayram tatilinin ardından hisse senedi piyasası daha sağlıklı değerlendirmelerle işe başlayabilir.
Mali piyasalar, bankaların kendi pozisyonlarını savunmaları ve Merkez Bankası'nın desteğine rağmen, terör olaylarının beklentileri değiştirmesinin etkisiyle balayı dönemini sonlandırabilir ve bir Ortadoğu ülkesinin gerçeklerine geri dönebilir.
* Sonuç- "Aşırı olan hiçbir şey insanı mutlu etmez" Euripides
Mesajlarınız için:
ayildirim@sabah.com.tr
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|