|
|
Saat 11.00 yer Beyoğlu
İstanbul'u dün ikinci kez vuran terörün hedeflerinden biri de Beyoğlu'ndaki İngiliz Konsolosluğu idi. Bomba yüklü bir kamyonetle yapılan saldırıda, başkonsolosun da aralarında bulunduğu on yedi kişi yaşamını yitirdi
İstanbul, cumartesi günü meydana gelen sinagog saldırılarının ardından dün de yine ikiz terör eylemi ile sarsıldı. Levent'teki saldırının yarattığı şaşkınlık sürerken ikinci patlama sesi Taksim Beyoğlu'ndan geldi. Görgü tanıklarının ifadelerine göre eş zamanlı olarak planlandığı anlaşılan saldırılar, Beyoğlu'nda kullanılan kamyonetin lastiğinin patlaması ve konsolosluk önündeki nöbetçi polislerin müdahalesi nedeniyle dört dakika arayla gerçekleşti.
Beyoğlu'ndaki İngiliz Konsolosluğu'nda dün güne üç aydan bu yana olduğu gibi çekiç sesleriyle başlanmıştı. Konsolosluk binası aylardır tadilatta olduğu için işçiler sabahın erken saatlerinden bu yana çalışıyorlardı. Saat 10.56 sıralarında Levent'te meydana meydana gelen patlamadan habersizdiler. Çünkü kentin çok uzak noktalarından bile rahatlıkla duyulabilen bu patlamanın sesi bölgedeki bitişik binaların sesin önünde kalkan oluşturması nedeniyle ara sokaklara ulaşamamıştı. Bu nedenle Meşrutiyet Caddesi'nde sessizliği bozan önce, iki üç el silah sesi oldu.
LASTİĞİ PATLAKTI
Saat 11.00'e saniyeler kala lastiği patlak, yeşil renkli bir kamyonet caddede ilerlemeye başlamıştı. Belli saatlerde mal teslimatı ve alımının yapıldığı sokakta patlak lastikli kamyoneti fark eden esnaf, "Bu saatte ne işi var" diye düşünürken araç konsolosluğun önüne kadar ulaştı. Bir hazır yemek firmasına ait olduğu izlenimi verilen kamyonet İngiliz Konsolosluğu ile caddeyi ayıran bariyerlere yaklaştığında güvenlik görevlileri tarafından uyarıldı.
Nöbetçi polisler silahlarını doğrulttukları araç sahibinden hemen durmasını istediler. Ancak yeşil renkli Isuzu marka kamyonet sürücüsü aracı doğruca konsolosluk bahçesine sürdü. Araç bahçe girişindeki barikatlara çarptı ve müthiş bir patlama meydana geldi. Patlamanın etkisiyle bahçe kapısının hemen yanındaki üç katlı idare binası çöktü, sokak ve konsolosluk bahçesi savaş alanına döndü. İstanbul'un hemen her köşesinden görülebilen bir duman ve toz bulutu gökyüzüne doğru yükseldi. Ve ardından sinagog patlamalarından da çok iyi bilinen amonyak fark edildi. Olayın bilançosu ise toz duman dağıldığında çıktı ortaya. Patlamada yaşamını yitirenlerin cesetleri paramparça olup etrafa dağılmış, yüzlerce kişi yaralanmıştı.
BOMBA KAZANLARDAYDI
Patlamanın meydana geldiği noktada da büyük bir çukur oluşmuştu. Saldırıda kullanılan kamyonetin direksiyonu olay yerinden yaklaşık 500 metre uzakta bulundu. Bombanın yarattığı kıvılcımlarla konsolosluk bahçesinde çıkan yangın kısa sürede olay yerine ulaşan itfaiye ekipleri tarafından kontrol altına alındı. Bomba düzeneğini hazırlayanlar etkisini daha da artırabilmek için büyük yemek kazanları kullanmışlar ve içine bombayı yerleştirdikleri kazanların kapaklarını kaynakla sabitlemişlerdi. İlk şaşkınlığın geçmesinin ardından çevrede hemen bir güvenlik kordonu oluşturuldu.
Konsoloslukta kapı nöbeti tutan polis memurları Hüseyin Apaydın ve Salih Çapkın ile temizlik görevlisi olarak çalışan Cafer Gündüz, Kiraz Gündüz çifti cesetleri ilk teşhis edilenlerdi.
ENKAZDAN ÇIKARILDI
Yaralananlar Alman Hastanesi ve Taksim İlk Yardım hastanelerinin acil servislerinde tedavi altına alındı. Patlamadan birkaç dakika önce binaya giriş yaptığı belirlenen İngiltere'nin İstanbul Başkonsolosu Roger Short'un cesedi de patlamadan saatler sonra enkaz altından çıkarıldı. Konsolosluğun enkazındaki ceset arama çalışmaları gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü.
Bülent ERGÜN - Ali BALCI - Serdar CANİPEK - Bülent İPEK
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|