|
 |
|
NECATİ DOĞRU
Adaletiniz varsa o camiyi yıkarsınız!
Türbanı cumhuriyet kutlamalarına sokmaya uğraşanlardan bazıları; "Biz artık demokrat olduk, demokrasiyi savunuyoruz. İslam demokrat olamaz ama Müslümanlar demokrat olabilir" diye görüş dile getiriyorlar.
Ne demek?
Anlaşılmıyor.
Yani; "İslam dini demokrasiye izin vermiyor ama ona inananlar demokrat olabilir" diye postmodern felsefi fetva çıkararak nereye varmak istiyorlar?
Bilmiyorum.
"İslam demokrat olabilir mi, olamaz mı" ilgilenenler tartışsın. Ancak tartışılmasına gerek olmayan bir gerçek var ki; bütün dinler gibi İslam da adaleti, hakkı, hukuku çok önemsemiştir. Hazreti Muhammed'in sevdiği kişilerden biri olan Hazreti Ömer, "Gerekiyorsa camiyi yık fakat adaleti yıkma" diyerek Müslümanlar için "adaletin önemini" yüzyıllarca önce dile getirmişti.
O zaman nerede adalet?
Nerede hak, nerede hukuk?
Niçin o cami yıkılmıyor?
****
Haberi bizim Sabah Gazetesi'nin muhabiri İbrahim Bilekli, dört yanıyla araştırmış, doğrulatmış, taraflarca konuşulmuş biçimde tertemiz bir Türkçe'yle yazdı.
Okumuşsunuzdur.
Haberin ana ögeleri şunlardı
Kırıkkale'nin Kurtuluş Mahallesi'nde Nazire Yiğit adlı bir vatandaşın, şu anda piyasa değeri 150 milyar lira olan 1680 metrekare arazisine bir cami yaptırma derneği, 8 yıl önce Sultanahmet benzeri bir cami yaptırdı. Adına, İslamın ilk ezanını okuyan Bilal-i Habeşi'nin adı verildi. Kırıkkale Bilal-i Habeşi camiine imam da buldu, ibadete açıldı.
Adalet hançerlendi.
Hak çiğnendi.
Hukuk yok edildi.
Bütün bunlar, "camiyi yık fakat adaleti yıkma" diyen İslam adına yapıldı, vatandaşın tapulu arazisine rızasını almadan, belediyeden imar izni çıkarmadan cami yapıldı. Caminin üzerinde yükseldiği arazinin sahibi Nazire Yiğit'in emekli astsubay eşi, bir göz hastalığına tutuldu, bir gözünü kaybetti, diğer gözünü de yitirmemesi için ameliyat gerekiyor. Ameliyat için de çok para... Nazire Yiğit, babasından kalma mülkünü satıp, kocasının tek kalan gözünü kurtarmak için Kırıkkale'ye gidince "arazisinin üzerinde Bilal-i Habeşi camisinin yükseldiğini" gördü.
Başvurmadık yer bırakmadı.
Adalet aradı.
Bulamadı.
****
Bu haber 10 gün önce yayımlandı.
Hiçbir şey olmadı.
İhtiyaç içindeki hanımın arsa parasını aralarında toplayıp vermiyorlar. Camiyi yıkıp, arsasını da vermiyorlar.
Ben araştırdım.
Kırıkkale'de 210 bin kişi yaşıyor.
26 mahallesi var.
Diyanet'e kayıtlı 80 tane camisi bulunuyor. Diyanet'e kayıtlı olmayan da 20 tane... Küçücük bir kentte 26 mahalleye 100 cami yapılmış... Arsa sahibinden, belediyeden izin alınmadan bir cami daha yapılıyor. Şimdi nefesi keskinler cevap versin; "İslam'a göre vatandaşın tapulu arazisi üzerine rızasını almadan cami yaptırmak günah değil midir, bu camide kılınan namaz Allah önünde kabul edilir mi?" Kırıkkale, Ankara'ya 76 kilometre uzaklıkta bir kent. Ankara'da İslam adına Çankaya'ya türbanı sokmaya çalışan Başbakan dahil 22 bakan, Meclis Başkanı, Cumhurbaşkanı'nın resepsiyon davetini "türban yüzünden" boykot eden 334 AKP'li milletvekili bu haberle hiç ilgilenmiyorlar. Camiyi yıkmak için karizmalarını göstermiyorlar.
Adaletiniz varsa o camiyi yıkarsınız.
Mesajlarınız için:
ndogru@sabah.com.tr
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
