|
|
MANSUR FORUTAN
Ne Kadar Muasırlaşabildik?
ETİ reklamında araba yiyen aileyi masaya yatırmayı düşündüm ilk önce. Aile reisinin öncülüğünde, kaportaya dadanıp şapır şupur araba yeme girişimini, garibin açlıktan yorgan kemirme eylemiyle kıyaslama peşindeydim.
Sıkıldım...
Sonra Ben Evleniyorum programının verdiği gaz ve etrafımdaki bekarların da "yahu biz kimle evlenicez?" sorusunun yanıtları üzerinde duracaktım.
En yaratıcı sonuç, bayan bir subay ile evlenmek olarak tutanaklara geçti.
Karış karış Anadolu'yu gezebilecektik, ordu evlerinden faydalanıp, diğer subay eşlerine kaynak olup yeni bir ortam yaratabilecektik. Ve avare yaşantılarımız disiplin altına girecek, mutlu bireyler olarak hayatımızı idame ettirecektik.
Ancak değerli meslektaşım Emrah Gürkan'ın masama bıraktığı kitabı görünce rotayı değiştirdim.
Emrah çok uzun bir süredir bu kitap üzerinde çalışıyordu. Ne zaman görsem "az kaldı bitiyor" dediği için sonu olmayan, bitmeyen projelerden biri sanmıştım. Ancak bitirmeyi başarmıştı. Ve neden bu kadar uzun sürdüğü ise içeriğine bakınca anlaşılıyordu.
Ne Kadar Muasırlaşabildik? Kitabın adı bu.
Seksen yıllık genç Cumhuriyetimizi didik didik analiz etmiş Emrah. Bölgesel dengesizlikten, Kıbrıs politikasına, eğitimden ulaşıma, kentleşmeden sosyal yaşama, onlarca ana başlıkta gerçekleri bulmuş, bir araya getirmiş.
Veriler, rakamlar, sıralamalar, istatistikler, analizler havada uçuşuyor.
Türkiye'de Ar-Ge personelinin toplam istihdamdaki payını merak ediyor musunuz? Peki gelişmiş ülkelerin payını?
Bu kitapta var.
Veya Türkler'in yaz aylarında yıkanma alışkanlığı üzerine tespit edilmiş oranlardan haberiniz var mı? Kış aylarında su- sabun ilişkimiz ne düzeyde?
Bu kitapta var.
Yıllar itibariyle ele geçirilen eroin miktarı bile var, Ne Kadar Muasırlaşabildik kitabında.
Ve seksen yılın ardından hala köylü olduğumuz gerçeği de...
Her evin ihtiyacı mertebesine ulaşmış bir çalışma... Seksen yılın dökümü üç yüz sayfaya sığdırılmış.
Şimdilerde karşı cinsi tavlama kitapları pek bir revaçta.
Ne Kadar Muasırlaşabildik, devletin seksen yıldır vatandaşlarını nasıl tavlayıp nasıl kendi topraklarında sömürdüğü üzerine muhteşem bir referans kitabı.
Bir Türk'ün dünyaya bedel olduğu özlü sözü, 66 Muşlu'nun bir İsviçreliye; 60 Ağrılının da bir Amerikalıya bedel olduğu şeklinde düzeltilmiş.
Galiba birileri bizi seksen yıldır fena yemiş. Her kim ki harikayız edebiyatı yaparsa, kitabı çekinmeden adamın burnuna dayayın.
Nice yıllara!
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|