kapat
19.09.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ
limasollu
TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL



GREENCARD

ÖMER LÜTFİ METE


Zirve duygu ve Terim'leri

Gerçek bilge değilseniz zirvede ya yükseklik korkusu ile cebelleşirsiniz veya baş dönmesine yakalanırsınız. İki durumda da artık her türlü çılgınlığa adaysınızdır.

Hasbelkader zirveye yükselmiş küçük bir adamsanız yükseklik korkusu yüzünden yapmayacağınız küçüklük yoktur. Her şeye ve her kişiye, yükseklik korkusu ile altınızın oyulabileceği endişesi ile yaklaşırsınız. Böylece yalnız köle ruhlularla çalışır, yeteneği etrafınızdan kovarsınız.

Çöküşünüz fazla zaman almaz.

Uzun hikayeler; şartların yardımı -kısmeti- ile beraber gerçekten bir cevhere sahip bulunduğu için zirveye yükselip başı dönenlerindir.

Eğer bunlardansanız; öncelikle, yükselmenize katkıda bulunan etken ve unsurları hafızanızdan silmeye koyulursunuz. Başarıyı bütünüyle kendi dehanıza mal ettiğiniz için yapamayacağınız hiçbir şey olmadığı duygusuna kapılırsınız.

Mesela Fatih Terim'siniz

Yakın geçmişte bir "takım oyunu" ile elde edilmiş parlak başarıların mimarısınız.

Coşkuyla size "imparator" diyenleri öylesine ciddiye alırsınız ki, burada abartılı bir benzetme olduğunu unutur, kendinizi futbolun tanrısı sanmaya başlarsınız. O saatten sonra sizin için "takım oyunu" bitmiştir. Biricik derdiniz, "tanrılığınızın hakkını vermek", sürekli öyle sayılmanın yollarını aramaktır.

Benliğe tapınmak
Bu da sizi, olumsuzlukları sadece başkalarından bilmeye mahkum eder. "Bende de hata olabilir" dersiniz ama çok sıkıştığınız zaman Mevlana'nın kentinde yaptığınız gibi oyuncularınızı canavarlara yem olarak atarsınız.

Onun için Hakan Şükür de Juventus'a golü atınca özenle bütün arkadaşlarını saha çizgilerinin içinde tutarak kutlamaya sizi katmaz! Çünkü; sizinle aynı zaferleri yaşamış bu çocuklar artık o eski "imparator" olmadığınıza inanmaktadırlar.

Mesela Recep Tayyip Erdoğan'sınız.

Felek denen debbağın sevdiği deriyi yerden yere vuruşu gibi; "derin devlet" geçinen "derin çete" tarafından hırpalandıkça göğe doğru yükselmişsiniz. İnancınız bu başarıyı benliğinize mal etmeye engeldir ama bunu hayatlaştırmak zor. Öyle olduğu için de, nefsiniz tanrılığını ilan eder de farkına varamazsınız.

O zaman da nutuk attığınız halk içinden yükselen eleştiri ve tepkilere karşılık verirken, ispatlarsınız ki zirve başınızı fena halde döndürmüştür.

Şeytanla ortaklık
Mesela küresel bir sermaye devisiniz.

Zaman gelmiş; artık dünya üzerinde para ile elde edemeyeceğiniz hiçbir şey kalmadığına inanmışsınızdır. Gerçekten de işler öyle yürümektedir.

Bir bakıyorsunuz ki, dünyanın en güçlü devletinin başkanını bile tek başınıza satın alabilecek güçtesiniz. Ama kıskançlığı tahrik etmemek için onu, başka sektörlerden birkaç ortakla beraber satın alıyorsunuz.

Tatmadığınız zevk kalmamış, sıra ölümcül olanlarına gelmiş. Kokain artık sıradan günlük enfiyeniz olmuş. Cinselliğin her türünü yaşamışsınız; sübyancılıkta da zirveyi aşmışsınız.

Lakin bir müddet sonra bütün bunlara da doyuyorsunuz. Yaşlanmışsınız da.

Size ölümsüzlük lazım.

Ruhunuzun başka ve daha mükemmel bir bedenle geri döneceğine inanıyorsunuz, sorun çözülüyor.

Şimdi sıra en büyük tanrı olmaya gelmiştir. Bunu kanıtlamak için küresel bir düzensizlik, kargaşa ve şiddet çağına ihtiyacınız var.

Bu şeytani durumdan düzen üreteceksiniz ve tanrılar tanrısı olacaksınız.

Oyun budur; şimdiki sahne de Irak'tır.

Bu tanrıcıklara karşı, Allah'ın senaryosu nasıl gelişecek, göreceğiz.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
Destek Paketi
Sarı Sayfalar
GreenCard


Sizinkiler
TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır