|
 |
|
ŞAMİL TAYYAR
Yerel seçimde duygusallığa yer yok
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, art arda transferler yaparak partisini güçlendirmeye devam ediyor. Ancak bu transfer politikası parti içinde yeni bir tartışmaya yol açtı.
Özellikle yerel seçimlerde belediye başkan adaylığı düşünenler, yeni transferlerle şanslarının azaldığını düşünerek, bu transferlere karşı tepki gösteriyorlar.
AKP'nin 2'nci kuruluş yıldönümü nedeniyle teşkilatlar ve parti yöneticileriyle bir araya gelen Erdoğan, transferlerle ilgili tepkilere karşı tavrını açıkça ortaya koydu
"Partimizde duygusallığa yer yok. Aramıza yeni katılan arkadaşlarımız geçmişte bize karşı hata yapmış olabilirler. Önemli olan bu insanları kazanmak, hizmet kervanının yürütmektir..."
Erdoğan teşkilata önemli bir başka mesaj daha verdi "Mahalli İdareler Seçimi bizim iktidarda ilk ciddi sınavımız olacak. Onun için oylarımızı artırmalıyız."
Erdoğan, başkan adaylarını belirlerken liyakat ve ehliyet sahibi olmanın yanı sıra, oy potansiyelini de dikkate alacaklarının altını çizdi "Belki birçok yerde kimi aday göstersek seçilebilir. Ama biz bunu yapmayacağız. Halkın en fazla oyunu kiminle alabiliriz ona bakacağız..."
Erdoğan, açıkça söylemese de sözlerinin altındaki anlam net... 'Gelenlerin hepsine adaylık sözü verildi, bunlar aday olacaklar sanmayın' mesajı da zaten toplantıda yeteri derecede alınmış...
Çelik, TED'de isyana yol açtı
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, mayıs ayı sonunda TED Ankara Koleji'ne gitmişti. Geçenlerde görüştüğümüz bir veli, Çelik'in bu ziyaretine ilişkin ilginç gözlemler aktardı. Van milletvekili olan Çelik, 6'ncı sınıfları dolaşırken bir öğrenciye sormuş "Van'a komşu illeri sayar mısın?.."
Öğrenci, "Bilmiyorum" yanıtını vermiş.
Çelik, bu yanıt üzerine öğretmenlere sitem etmiş; "Bu çocuklara tarih, coğrafya öğretmiyor musunuz?"
Bakan ardından başka bir öğrenciye yönelmiş "Bildiğin bir şiir varsa okur musun?"
Bu öğrenci de aynı yanıtı vermiş "Bilmiyorum."
Bu duruma bakan kadar öğretmenler de çok bozulmuş. Türkiye'nin en saygın okullarından biri olan TED de öğrencilerin bakan karşısında bu şekilde dökülmesine çok kızmışlar. Bakan okuldan ayrıldıktan sonra, öğrenciler fırça yemişler.
Sonradan anlaşılmış ki öğrenciler, Bakan'ı karşılamak için bir saatten fazla okul bahçesinde bekletilmelerine çok bozulmuşlar. Onlar da okul yönetiminden intikamlarını böyle almışlar. Ama yedikleri fırçanın da altında kalmak istemeyen öğrenciler, ertesi gün "B" planını devreye sokmuşlar. Öğretmenler sınıfa girdiklerinde ne görsünler... Kara tahtanın üzerinde büyük harflerle kocaman bir yazı
"Bize Van'ın komşularını öğretin..."
SEÇİM FATURASINA UYANIK'TAN İTİRAZ
Para vermem, Allah'ın kontenjanından seçildim
AKP Diyarbakır Teşkilatı, 3 Kasım öncesi seçim kampanyası için "Para havuzu" oluşturdu. Yapılan hesaplara göre, kampanyayı yürütebilmek için havuza en az 252 milyar lira aktarılması gerekiyordu.
Uzun tartışmalardan sonra teşkilat şu kararı aldı "Seçim listesinde ilk 3 sırada bulunanlar para havuzunun ana arterleri olacak, 4 ve 5'inci sıradaki adaylar gönüllerinden koptuğu ölçüde katkıda bulunacaklardır. Yapılan harcamalar 3 Kasım akşamı milletvekili sayısına eşit şekilde bölünecektir."
Diyarbakır da AK Parti Teşkilatının beklemediği bir sonuç çıktı, 7 aday milletvekili seçildi. "Taş çatlasa 5 milletvekili çıkarırız" diye düşünen teşkilat, bu sonuç karşısında seçim faturasını 7'ye bölmek istedi.
İlk itiraz 7'inci sıradan seçilen Fehmi Uyanık'tan geldi.
Uyanık "Ben bu parayı vermem" diyerek karara karşı çıktı.
Teşkilat üyeleri ve diğer milletvekilleri Uyanık'a yoğun tepki gösterdiler. Tepkiler karşısında sinirlenen Uyanık gerekçesini şöyle açıkladı "Ben Genel Başkan'ın değil Allah'ın kontenjanından seçildim. O nedenle kimseye borcum yok, sadece Allah'a borcum var. Allah gerekiyorsa benden tahsilatı yapar..."
Uyanık partili arkadaşlarının şaşkın bakışları arasında tartışmayı şöyle noktaladı
"Ben Erbakan'a karşı Diyarbakır İl Başkanı olarak ilk başkaldırıyı yapmış adamım. Sizler yokken ben yenilikçi hareketin öncülüğünü yapıyordum. Ne oldu? Beni 7'inci sıraya koydular. Seçim gününe kadar büyük ızdıraplar yaşadım. Aslında sizin çektiğim bu ızdırapların karşılığı olarak bana para ödemeniz gerekir..."
Teşkilat sonunda "Allah'ın kontenjanından seçildim" diyen Uyanık'a borçlu çıkmamak için yardım talebinden vazgeçti.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
