|
 |
|
AHMET HAKAN
İmaj hiçbir şeydir
Konuşurken kibar. Nezaketten milim ayrılmıyor. Galiba akademik kariyeri de var. Sözcükleri hem seçerek kullanıyor, hem de iyi telaffuz ediyor. Gözlüklü. Sevecen ve anlayışlı bir görüntüye sahip. Sosyal demokrat politikacılara özgü bir medenilik yayılıyor her tarafından. Genel izlenimim bu.. Ve sonuna kadar iyiniyetliyim ona karşı..
Haluk Koç'tan söz ediyorum.. CHP'nin iki Grup Başkan Vekili'nden biri, yeni dönemin öne çıkan politikacısı, ana muhalefetin sözcüsü Haluk Koç'tan.. İmajı, bir Türk politikacısı için iyinin epey üstündeki bu sözcü, maalesef kötü bir politikacı. Neden mi? Anlatayım.
****
Önce Haluk Koç'un, Başbakan'ın oğlunun nikahına katılan çarşaflı kadınlarla ilgili yaptığı analizi okuyalım. Diyor ki "Başbakan'ın oğlunun nikahına katılan çarşaflı kadınlar meydan okuyorlar, biz buradayız diyorlar. Onlar oradaysa biz de buradayız."
Böyle bir açıklama yapan politikacı, iyi bir politikacı olamaz.. Böyle bir açıklama hem etik açıdan, hem de politik açıdan yanlıştır.
Çünkü
* BİR Dünyanın hiçbir yerinde bir politikacı, seçmen kitlesi içinde yer alan bazı vatandaşlarını, kılık kıyafetleri nedeniyle 'düşman' ilan edemez. Politikacının yapması gereken, o seçmeni, kılığına kıyafetine bakmaksızın kazanmaya çalışmaktır..
* İKİ Dünyanın hiçbir yerinde bir politikacı, seçmenler arasında ayrımcılık yapamaz. Ayrımcılık yaptığı anda çatışmayı körüklemiş olur, toplumsal barışı dinamitlemiş olur.
* ÜÇ Kılık kıyafetleri nedeniyle seçmenin bir kısmını düşman eden bir siyasi partinin büyümesi mümkün değildir. Çünkü kendisini en baştan dar bir kitleye sıkıştırmış olur. O dar kitle, belki bu son çıkıştan memnun kalır, bazıları "Bravo Haluk Koç, ağızlarının payını ne güzel verdiniz" der, ama bunun CHP'nin toplumsal itibarına milim faydası olmaz.. Sonuçta olan "Al gülüm ver gülüm"dür.
* DÖRT Bu tür çıkışlar, CHP'ye değil, AKP'ye yarar. CHP, bu tür dışlayıcı demeçlerle o insanları hiçbir sorgulamaya tabi tutmaksızın AKP'nin kucağına atmış olur. CHP tarafından dışlananlar şöyle derler "CHP, beni seçmen olarak kabul etmiyor, hatta düşman olarak mı görüyor? Ben de onun rakibinin yanında saf tutarım."
* BEŞ Çarşaflı kadınların düşman olarak tanımlanması karşısında, AKP 'mini etekli kadınları' en doğal seçmen olarak kabul ediyor. Gazeteler yazdı Bodrum'un gözde gece kulüplerinden birini yöneten kadın AKP İlçe Yönetim Kurulu Üyesi imiş. Yani AKP, bu toplumun yüzde yüzüne hitap ederken, CHP en başta hitap ettiği kitleyi bilerek ve isteyerek daraltıyor. Bu da dünyanın hiçbir yerinde olacak iş değildir.
* ALTI Bu tür demeçler, Türkiye'de siyasetin "gerçek anlamda yapılması"na da engel olur. Mesela AKP'nin "2 B uygulaması"na ya da "Irak'a asker gönderme politikası"na karşı çıkacak başörtülü ya da çarşaflı bir kadın, bu tür demeçler nedeniyle AKP'yi sorgulamak ya da tartışmak istemez. Bu da AKP'nin işine yarar.
****
Bu söylediklerimin ne Haluk Koç'u, ne de CHP'yi zerre kadar etkilemeyeceğinin farkındayım. Her zaman yapıldığı gibi bir "samimiyet sınavı"na tabi tutulacağımı da biliyorum. Ayrıca CHP'nin ezber bozacak, cesaret isteyecek bir atılıma girmek yerine, bildik usullerle politika yapmaya devam edeceğini bilecek kadar da deneyimliyim.
O halde ne diye yazıyorum? Hiç işte. Kayıtlara geçsin istedim. O kadar.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
