kapat
29.07.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL

MEHMET TEZKAN


ABD düşmanlığını kim körükledi?

Görünen o ki, ABD yönetimi en çok Amerikan düşmanlığının yaygınlaşmasından, hatta bunun körüklenmesinden rahatsız..

Benzer kaygıları Abdullah Gül de taşıyormuş.. Aşırı milliyetçi akımın güçlenmesinden endişe duyuyormuş..

Haklı.. Böyle bir rüzgar esiyor.. Irak'a asker gönderilmesi gündeme gelirse rüzgar, fırtınaya dönüşebilir..

Peki bu olumsuz hava nasıl doğdu?

İki halk birbirinden nefret eder pozisyona nasıl sürüklendi?

Gül'ün başında olduğu Birinci AKP Hükümeti ABD'ye söz verdi.. 3500 ABD askerini üs ve limanların onarılması için Türkiye'ye çağırdı..

Plan belliydi.. ABD askerleri Türkiye üzerinden Irak'a girecekti..

Limanlar onarılırken, 40 bin ABD askeri İskenderun açıklarına geldi.. Haftalarca açık denizde beklediler.. İkinci tezkere reddedilince de gerisin geriye döndüler..

Bu olay ABD yönetiminde de sokaktaki vatandaşta da büyük bir düş kırıklığı yarattı..

'Türkiye bizi yarı yolda bıraktı' dediler..

Türkiye'yi güvenilmez ülke ilan ettiler..

Bazı çevreler Türk düşmanlığını pompaladı.. Amerika savaşta çok kayıp verseydi fatura Türkiye'ye kesilecekti..

Hava buydu..

Şans Türkiye'ye güldü.. ABD çok az kayıpla Bağdat'a girdi.. Düş kırıklığı büyük bir öfkeye dönüşmedi..

Türkiye'de Saddam'ı devirdi diye ABD'ye yönelik hiçbir tepki yoktu..

Kimse düşmanlık gütmüyordu..

Ta ki ABD askerleri, 11 Türk komandosunun başına çuval geçirene kadar..

Ta ki Başbakan 'ABD bizden asker istiyor' demecini verene kadar..

Hem çuval geçir hem asker iste, yardım iste..

Olacak şey değildi..

Peki bu ortamı kim yarattı? İki halkı karşı karşıya kim getirdi?

Bugün aşırı milliyetçi rüzgardan şikayet eden AKP iktidarı getirmedi mi?

ABD'ye yardım mı edeceğine, karşı mı çıkacağına karar veremeyenler getirmedi mi?

Birinci tezkereyi Meclis'ten geçirdiği halde ikincisinin geçmesi için hiçbir çaba harcamayan, hatta geçmemesi için sessiz kalmayı tercih eden Abdullah Gül'ün hiç mi günahı yok?

Çuval rezeletinden sonra 'öfkeyle kalkmadık, zararla oturmadık' diye hiçbir anlam ifade etmeyen açıklamalarla olayı geçiştirmeye çalışan, kamuoyuna en küçük bir bilgi dahi vermeyen Erdoğan'ın hiç mi rolü yok?

'Irak'ta çocuklar ölüyor.. Her gece ağlıyorum' diyen Bülent Arınç, ABD'ye karşı nefret tohumlarını ekmedi mi?

Bir adım ötesini göremeyen AKP kurmayları bugünkü ortamı hazırlamadı mı?

Şimdi aynı AKP iktidarı 'anti- Amerikan' tepkinin daha da yükselmemesini önleyebilir mi?

Hayır..

Çünkü kendileri kabul etmeseler de AKP'nin köklerinde ABD düşmanlığı var.. Batı karşıtlığı var..

AKP milletvekillerine CHP de blok olarak katılınca Meclis, 'anti-Amerikancı' bir yapıya dönüştü..

Bir ülkenin parlamentosu anti- Amerikancı olursa o ülkede Amerika düşmanlığı körüklenmez mi?

ABD'ye teslim olup her dediğini yapmakla, ABD düşmanlığını körüklemenin hiçbir farkı yok..

İkisi de Türkiye'nin çıkarlarıyla örtüşmez..


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap


Sarı Sayfalar


Sizinkiler
TEMA

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır