|
 |
|
NECATİ DOĞRU
Avukatlar tutuklanacak mı?
Kartel kurma ve kartelin gücünü kullanarak, "devlet hastanelerine ilaç ve tıbbı malzemenin alımında rekabeti boğma, ihale sisteminin gelmesini" önlemek için binbir türlü oyun işin içine giriyor.
Basit bir dava değil.
Nüfuz ticareti!
Para konuşuyor.
Çok büyük para!
Profesörler satın alınıyor.
Bakanlık bürokratları yemleniyor.
Ünlü avukatlar tutuluyor.
Nasıl oluyorsa soyulan SSK'yı 1 tek avukat savunuyor. SSK'yı soydukları iddiasıyla yargılanmakta olan 59 sanığı ise 110 avukat...
Günlerden cumartesi, bankalar kapalı olmasına rağmen sanıklar 100'er bin dolar kefalet parasını bulup, Adalet Bakanlığı Müsteşar Vekili'nin de cep telefonu ile talimat verip vezneyi açtırmasıyla hapisten çıkıyorlar.
Avukatlar da icabında hukuku, icabında da parayı konuşturuyorlar. 500 milyon lira aylıklı emanet memuruna bir teki için 1000 dolar (1 milyar 380 milyon lira) ödül, bahşiş, rüşvet adı neyse o verilerek gizli kalması gereken CD'ler satın alınıyor. CD'leri genç bir avukat satın alıyor fakat diğer avukatlara da dinletiyor.
****
Sıradan bir dava değil.
Pis düzeni yargılayan bir dava.
Devlet hastanelerindeki doktorların teşhislerini etkileyecek bir dava.... Hem parasal yönü var. Hem ahlaki... Hem tıbbi pratiği değiştirecek kadar büyük iş...
Soyulan devlet.
Soyan işadamları....
Kartelleşmiş şirketler.
Sosyetenin ünlüleri....
Soygun katmerli.
SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı, üniversite ve bakanlık hastanelerine 25 dolarlık malı 2 bin 450 dolara, 20 dolarlık malı 1500 dolara, 10 dolarlık malı 1000 dolara yıllarca "ihalesiz yöntemle" satmışlar. Hastane yöneticisi doktor profesörleri ve bakanlık yüksek bürokratlarını ayarlamışlar. Gazetecileri ve basını çok kötü kullanmışlar. Hastalar ölüyor, kalp kapakçığı alınmadığı için 150 hasta öldü, 150 hasta da ölecek diye bir yalan haberi bir yıl içinde iki kez yayınlatmışlar. Başbakanlara; "Hastalar öleceğine tıbbi malzeme ihalesiz alınsın, varsın pahalı olsun" sonucunu doğuracak kararlar imzalatmışlar.
4.5 milyar dolarlık soygun.
****
Basit bir dava değil.
Asla geri gelmemek üzere kazınıp atılması gereken "sağlık sisteminde ilaç ve malzeme alımları sistemini" sağlığa kavuşturacak bir dava. Sistemin sağlığa kavuşabilmesi için adaletin doğru tecelli etmesi suçluların hüküm giyip, suçsuzların da aklanması gerekiyor.
Devlet soyulduğunu anlamış.
İhale sistemine geçmeye karar vermiş. O ana kadar birbiriyle kanlı bıcaklı olan 8-10 firma aniden kenetlenivermişler, kartel kurmuşlar.
Malzeme satışını durdurmuşlar.
Hastaları skoka attırmışlar.
Basına yalan haber yazdırmışlar.
Küçük firmaları tehdit etmişler.
****
Neşter Davası, işte böyle önemli bir dava. Bu önemli davanın son halkasında 110 sanık avukatından biri, sadece mahkeme sırasında dinlenmesi gereken ve DGM Başsavclığı'nın kasasında kilitli CD'lerden 10 tanesinin kopyalarını 500 milyon lira aylıklı emanet memuruna 1000 dolar bahşiş vererek aldı. Ve diğer avukatlarla dinliyorlar. Gizli olan bilgiyi devlet memuruna rüşvet vererek aldılar.
Avukatlar ne yapmış oldular?
Suç örgütü kurmuş olmadılar mı?
Avukatlar tutuklanmayacak mı?
Bu dava nereye gidiyor?
Dava manipüle mi ediliyor?
Hile kitabına mı uyduruluyor?
Hukuk kılıfa mı geçiriliyor?
Mesajlarınız için:
ndogru@sabah.com.tr
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
