kapat
12.07.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL

MEHMET ALTAN


Yönetenin onuru-Yönetilenin onuru

Kuzey Irak'ta görev yapan Türk subaylarının ellerine kelepçe vurulup, başlarına çuval geçirilmesi "onur" kavramının bolca kullanılmasına neden oldu.

Amerikalılar'ın kabul edilemez hırçınlığının tüm toplumu rencide ettiği, o davranış biçiminin kabul edilebilir bir yanı olmadığı açık..

****

Türkiye'de itibar, özdeğer, saygınlık anlamına gelen "onur" sözcüğü genellikle "yönetenler" kötü muameleye muhatap oldukları zaman ortaya çıkıyor.

Herkesi rencide eden Süleymaniye'deki davranış ortaya çıkınca "ulusal onurumuz" diye ayağa kalkıyoruz ama bir güvenlik görevlisi köylülere "dışkı" yedirince, bu muamelede bir "onur sorunu" görmüyoruz.

****

Kabul etmeli ki bu ülkeyi yönetenlerin "onur" anlayışında bazı eksiklikler var.

Birleşmiş Milletler "İnsani Gelişme Endeksi 2003 Raporu" çarşamba günkü Sabah'ın manşetiydi...

"Acı Bilanço" başlığı atılmıştı, çünkü Türkiye geçen yıla oranla onbir basamak daha gerileyerek, yüzyetmişbeş ülke arasında 96'ncılığa düşmüştü.

Rakamlar, "Türk insanının hazin durumu" başlığı altında sıralanmıştı.

7 milyon kişi günde 2 dolar ile geçiniyordu.

4 milyon kişinin aylık kazancı elli milyondu.

13 milyon kişi sağlıklı içme suyu bulamıyordu.

10 milyon yetişkin okur yazar bile değildi.

En zengin yüzde 10, milli gelirin 3'te birini alıyordu.

En yoksul yüzde 10'a ise gelirin yüzde 2'si kalıyordu.

Araştırma-geliştirmeye ayrılan pay binde 6 idi.

Meclis'teki kadınların temsil oranı yüzde 4.4 idi.

Çalışabilir kadın nüfusun yarısı evde oturuyordu.

Bunlar, yönetenler açısından neden bir "onur" sorunu olmuyor?

Askerlerimize kelepçe vurulup, başlarına çuval geçirilmesi kadar, Türkiye'nin saygınlığını zedeleyen bir tablo değil miydi bu?

Türkiye, OECD ve AB ülkeleri arasında en kötü performans sergileyen ülke... Bunu "en kötü yönetilen" olarak anlayın.

Gürcistan, Azerbaycan, Arnavutluk Türkiye'nin üzerinde bir "yaşam kalitesine" sahip...

Fiji, Libya, Küba, Samoa ve Mauritius da bize fark atıyor...

175 ülke arasında 96. olmayı, bir "ulusal onur" sorunu yapan var mı?

Yönetenleri açıkça suçlayan, yönetim biçimimizin ulusal onurumuzu zedelediğini söyleyen var mı?

****

Türkiye'de demagojiyi ve salçalı hamaseti sona erdirmek için "yöneten ve yönetilen" ayrımına başvurmak gerek.

O zaman, gerçek tüm haşmetiyle beliriveriyor.

Güçlülerin kılına halel geldi mi, bu "onur" sorunu...

Güçsüzlerin, yönetilenlerin canına okundu mu, bu sıradan bir durum...

13 yaşında, yaşadığı ilin neredeyse tüm yönetimi tarafından ırzına geçilen kızın "onuru" ne oldu?.. Belli ki, o da diğer olaylar gibi kapatılıp unutturulacak. Çünkü oradaki onur "yönetilen", fakir ve çaresiz bir ailenin kızının onuru...

****

Toplumlar, yönetenlerin onurunu önemseyip yönetilenlerin onuruna aldırmadı mı, herkesin hakaretine açık bir kırılmaya uğruyorlar...

İçeride dışkı yedirip yargılanmayanı koruyan sistem, dışarıda da ayakta duramıyor. İtilip kakılmaya başlıyor.

Bugüne kadar "AB'ye onuruyla girmek isteyenler", Birleşmiş Milletler "İnsani Gelişme Endeksi 2003"e bir göz atmalılar.

Yönetilenlerin yaşam kalitesinin yeryüzünde 96. olduğu, insanlarına işkence yapıldığı, dünyanın en değersiz parasına sahip bir toplumda "onur" dediğimizde kimin onurundan söz ediyoruz?

Bir toplum, bütün üyelerinin onuruna aynı hassasiyetle sahip çıktığında, kolay kolay kimse o toplumun onuruyla oynayamaz.

Ancak yönetilenlerimizin onuruna sahip çıktığımızda, yönetenlerin onurunu da koruyabileceğiz.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap


TEMA
Sarı Sayfalar


Sizinkiler
ArboMedia

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır