Umarım başınıza gelmemiştir..

İnsanlar çaresizlik içinde.. Kimse ne yapacağını bilmiyor..

İşin boyutları öyle bir noktada ki, insanlığımızı tehdit eder hale geldi...

Oto hırsızlarından söz ediyorum..

Öyle taktiklere başvuruyorlar ki, sadece otomobilimizi değil, insan olmanın verdiği değerleri de çalıp götürüyorlar..

Örnek..

Yer, Bakırköy Adliyesi'nin yakınları... Araçta üç bayan var.. İkisi avukat.. Adliyeye gidiyorlar..

Uzun boylu bir adam hızla yan taraftan arabaya çarpıyor.. Bayanlar ne oluyor demeye kalmadan bir bakıyorlar, adam 'ölü gibi' caddenin ortasında boylu boyunca yatıyor..

Duruyorlar tabii..

Onlar adama değil, adam onlara çarptı ama; yardım etmek gerek..

Tam arabadan inecekler, bir esnaf uyarıyor..

Durmayın, hırsız olabilir..

50 metre ötede karakol var.. Hemen karakola gidiyorlar.. Polise durumu anlatıyorlar.. Polisle birlikte olay yerine döndüklerinde bakıyorlar ki yerde yatan adam falan yok..

Çevredekilere soruyorlar..

Siz durmayınca kalktı, hızla uzaklaştı diyorlar..

Polis hırsızlık çetesidir diyor...

Yani bayanlar arabadan inip yerde yatan adamla ilgilenirken bir başkası arabayı çalacak..

İkinci olay..

20 yaşlarında bir genç E-5 karayolunda gidiyor.. Saat 24.00.. Yer Şirinevler..

Arkadan biri aracına çarpıyor.. Kenara çekiyorlar.. Hasar yok denecek kadar az..

Genç otomobilinden inince, çarpan araçtaki kişiler silahla tehdit ederek otomobilini alıp kaçıyorlar..

Bıraktıkları araç da çalıntı..

Şimdi diyeceksiniz ki bunlar basit hırsızlık olayları, insanlığımızı yitirmemizle ne ilgisi var?..

Var.. Hem de çok var..

İlk örnekteki bayanı düşünün...

Diyelim ki kendi çarptı.. Kaza gerçek..

Ne yapmalı.. Çarpan kişiyi hastaneye götürmeli, yardım etmeli değil mi?..

Evet..

Bunu yapmasa suçlu mu?..

Bırakın ceza yasasını, bırakıp gitmesi insanlık suçu..

Peki... Şimdi o bayan bunun sahici mi, düzmece mi olduğunu nasıl anlayacak?..

Arabadan inse aracı gidecek..

Yoluna devam etse insanlık suçu işleyecek..

Şimdi bu ülkenin savcılarına, hakimlerine soruyorum...

Ne yapalım?..

Polis müdürlerine soruyorum..

Ne yapalım?..

Biri bize çarptı.. Veya biz bir yayaya çarptık.. Yaya bunu teşvik etti.. Arabanın önüne atladı.. Ne yapalım.. Kaza yerini terk edip kaçalım mı?..

Sizin başınıza böyle bir olay gelirse ne yapacaksınız?..

Adam derse ki, hakim bey hırsız zannettim, korkup kaçtım..

Ne diyeceksiniz?..

Çarpıp kaçtı diye cezasını artıracak mısınız?..

Ne yapacaksınız?..

Adaletin terazisi nasıl çalışacak?..

Korkarak kaçanla, gerçekten kaçanı nasıl ayırt edeceksiniz?..

Diyelim ki gece.. Daha da tehlikeli.. İşin ucunda vurulmak da var, bıçaklanmak da..

Biliyorsunuz.. Küçük çocukları bile kullanıyorlar..

Bir yetkili çıkıp akıl verse, yol gösterse..

Duralım mı, kaçalım mı?..