Deniliyor ki, sol, sol olsa bu ortamda ortalığı kasıp kavurur..

Veya yeni bir lider çıksa.. Halkın önüne yeni bir program koysa, iktidarı sarsar..

Bizde parti yok parti!.

Böyle konuşuluyor.. Peki doğru mu?..

Hayır..

Çünkü program belli.. Kim gelse bu programı uygulamak zorunda..

Adı; IMF programı..

Türkiye dönüşü olmayan, zikzak bile çizemeyeceği bir yola girdi..

2004'e kadar böyle..

IMF 2004 yılına kadar 31,5 milyar dolar kredi verecek.. Bunun büyük bir kısmını geri alacak ama bu süre içinde Türkiye reformlarını tamamlayacak.. Ekonomisini yeniden şekillendirecek..

2004'e kadar siyaset arka planda..

Başka çare yok..

Bu yüzden muhalefeti suçlamayın.. Türkiye sıkıştı, elindeki bütün kozları tüketti.. Tek kartı kaldı, onu da masaya sürdü, sonucunu bekliyor..

Soruyorum.. Bu iktidar gitse.. iktidar koltuğunu başka bir parti alsa ne yapacak?..

IMF'in programını uygulamaktan başka çaresi var mı?..

IMF ile anlaşmayı bozuyorum deme gücü var mı?..

Yok..

Zaten iktidarı bana verin yarın IMF'i kovarım diyen parti de yok..

Gelelim Avrupa Birliği'ne..

AB'ye karşıyım diyen var mı?..

Sağcısı, solcusu, dincisi, milliyetçisi; kim olursa olsun, eninde sonunda uyum yasalarını çıkarmak zorunda..

AB'nin isteklerini yerine getirmek zorunda..

Bakın..

Bugün Türkiye Avrupa'ya sırtını dönemez.. Ben, AB üyeliğinden vazgeçtim, Ortadoğu ülkesi olacağım diyemez.. AB'yi bırakın, ABD'ye bakalım edebiyatını da boşverin..

Türkiye'nin çıkarı AB'de..

Çünkü Türkiye Avrupa'da..

Bu bir..

İkincisi..

Türkiye bugün IMF'e rest çekebilir mi?..

Hayır..

Çekerse ne olur?..

Öyle bir savrulur ki, dünyadan öyle bir kopar ki, içine düştüğü anafordan elli yıl çıkamaz..

Yani rota belli..

Biri çıkabilir.. Ben ayak sürümeden, daha akıllı politikalarla Türkiye'yi 2004'e götürürüm diyebilir..

Bu başka..

O zaman susup oturalım mı?..

Bunca parti, bunca sivil toplum kuruluşu kulaklarını tıkasın, gözlerini yumsun mu?..

Hayır.. Türkiye'nin öncelikle tartışması gereken bir konu var..

İstihdam.. Şu işsizlik.. Türkiye buna çare bulmak zorunda.. Bu yıl büyümeye geçmek, yeni iş imkânları yaratmak zorunda..

Gerisi rutin.. Uyum yasaları da, ekonomik reform da rutin.. Ama işsizlik böyle değil.. Bugün yüzde 16'larda.. Neredeyse çalışabilir durumdaki her beş kişiden biri işsiz.. Türkiye bunu daha fazla taşıyamaz..

Gelin bütün enerjimizi buna harcayalım..

Şu işsizliğe çare bulalım..

Yoksa gemi 2004 yılında limana yanaşacak ama içindeki tahribat çok büyük olacak..