kapat
03.02.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Dolara yatırım, Irak Savaşı çıkarsa cazip

Devalüasyonlar ortalama 9.5 ay, ardından gelen yerli paranın değerlenmesi 20.5 ay sürüyor. TL'nin 4 aydır süren değerlenmesini ancak savaş kesebilir

Dolar 11 Eylül sonrası yaşanan süreçten tokat yedi. IMF, Türkiye'ye kredi kapısını açtı. 16.5 milyar dolara varacak kredinin onayı yarın verilecek. Finansman sorunumuzun bu şekilde çözülmesi ve döviz arzının artması kuru düşüren en önemli etken.

11 Eylül sürecine bağlı olarak bir başka etken de, ABD'nin faiz oranlarını düşürmesiyle Türkiye'deki bankaların döviz hesaplarına yüzde 7-8 yerine 2-3 faiz vermeye başlaması. Yani dövizin faiz geliri önemli oranda geriledi. Başka faktörlerin de etkisinde dolar 5 Ekim'de 1 milyon 678 bin liraya kadar çıkmışken 1 Şubat Cuma günü 1 milyon 298 bin liraya indi. Son 4 ayda doların TL karşısındaki kaybı yüzde 22'ye vardı. Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, tam bu sırada yaptığı açıklamayla "Bu düzeylerden dolar satanın eli yanar" dedi. Bu sözlerden doların daha düşmemesi gerektiği sonucu çıkartılabilir. Ya da düşse bile, yeniden tırmanışa geçebileceği tahmin edilebilir. Madalyona öteki yüzünden de bakabiliriz. Satanın eli yanacaksa bu düzeylerden dolar alan kazanabilir. Söyleyen ekonomiden sorumlu bakan. Gerçekte bir mal pahalıyken değil, ucuzken alınmalı. Bu nedenle eğer döviz alınacaksa düştüğü bu düzeylerden almak daha iyi. Ancak dolar daha da düşecekse veya indiği bu düzeylerden yukarı çıkmayacaksa, böyle bir yatırımın kârı olmayacaktır. Kârlı olabilmesi için en azından kurun enflasyona paralel bir artış göstermesi gerekir ki, faizin getirisine yaklaşabilsin. Kurdaki artışın ihtimal dahiline girmesi de Irak'ta önümüzdeki aylarda olabilecek bir savaşa veya dış şoka bağlı.

İki yılda üstüste iki devalüasyon olur mu?
Bugünkü koşullar devam ederse, herhangi bir şok gelişme olmazsa, art arda iki yıl iki büyük devalüasyonun yaşanması çok zor. Hatta bırakın devalüasyon ihtimalini, Merkez Bankası'nın beklediği gibi, revalüasyon yani TL'nin değerlenmesi gündemde. İşte 5 Ekim'den bu yana doların TL karşısındaki değeri yüzde 22 düştü. Bu da dövizden TL'ye geçmeyi kârlı kılıyor ve özendiriyor. Burada doların yeniden yükselişe geçmesi için ileri sürülebilecek tek gerekçe aşırı düştüğü olabilir. Ancak arz talep kanunu burada da çalışıyor. IMF'den anlaşma sonrası gelecek 9.5 milyar dolar para var. İthalat bağlantıları da, kurun iyice oturmasının beklenmesi nedeniyle azaldı. Yani dövize talep azaldı. Bir de, dövizden TL'ye geçenlerin arza yaptığı katkı var. Bu arz devam ettikçe ve talepte artış olmayınca normal şartlarda kurun gerilemesi beklenebilir.

Sıra TL'nin değerlenmesinde
Doların yükselmesi için beklenmeyen şok gelişmelerin gündeme gelmesi gerekiyor. Şu an görülebilen ya da tahmin edilebilecek tek şok gelişme Irak'ta savaş olabilir. ABD'nin yaptığı hazırlıklar, verilen demeçler, yapılan ziyaretler önümüzdeki birkaç ay içinde böyle bir olasılığın gündeme gelebileceğini düşündürüyor insana. Olayın önceden tahmin edilebilmesi elbette bir ölçüde fiyatlara yansır. Ancak asıl yansıma olayın gerçekleşme aşamasında olabilir. Bu durum düzelmekte olan ekonomiyi zayıflatabilir, bekleyişleri değiştirebilir, yapılmakta olan işleri durdurabilir. Kısaca bir büyük belirsizlik yaratır. Krizden çıkışa ve ekonominin toparlanmasına ara verebiliriz. Böyle bir belirsizlik döneminin kurlara yansıması da beklenebilir. Çünkü kur dalgalanmaya bırakıldı. Merkez Bankası'nın birinci önceliği de artık kur değil, enflasyon. Bu gerekçeler çerçevesinde dolara yatırım ancak savaş gündeme gelecekse cazip olabilir.

* Dünyada olan- 7.5 ayda yüzde 145'e varan bir devalüasyon yaşadık. Doların değeri 5 Ekim'de tepe noktası yaptıktan sonra, TL'nin değerlenmesi 4 aydır sürüyor. Uğur Gürses, Radikal'de yazdı. Şili Merkez Bankası için hazırlanan ve 1980-1998 döneminde 80 ülkedeki devalüasyonları konu alan araştırma, TL'nin değerlenme sürecinin daha da devam edebileceğini ortaya koyuyor. 80 ülkedeki devalüasyonun ortalama süresi 9.5 ay. Devalüasyonun ardından yerli paranın değerlenme aşaması geliyor. Bu da ortalama 20.5 ay sürüyor.

* Tek risk Irak- Geçen hafta itibariyle ekonominin önünde iki ana risk görünüyordu. Hafta içinde atılan adımlarla dış kredinin gelmesi garanti altına alındı. Yani 4 Şubat riski ortadan kalktı. Şimdi geriye Irak'ta savaş riski kaldı. TL'nin değerlenmesi devam etmesine edecek, ancak bu süreci Irak savaşı veya şimdiden öngörülemeyen bir dış şok kesebilir. Dolar, ancak bu durumda ve 1 milyon 300 binin altında alınırsa el yakmayabilir.

* Sonuç- "İnsanın elinde olmayan tek şey, mevsimleri idare etmektir" Lowell



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır