Her iki takımın çok hatalı ve kötü oynadığı maçta son gülen evsahibi Darüşşafaka oldu. Kötü oyuna rağmen maç çok heyecanlı geçti. Karşılaşmanın galibi son saniyeye kadar belli olmadı.

Öncelikle galip takım Darüşşafaka'dan bahsetmek istiyorum. Karşılarında çok kötü bir savunma uygulayan Fenerbahçe'ye rağmen çok kötü yüzdeyle oynamasını yadırgadım. Galip gelmeleri tamamen faul yüzdelerinin fazlalığından ve de 2.yarıda yaptıkları 1-4 savunmanın eseridir. Bu yüzden onların da şapkalarını alıp önlerine koymalarında fayda var diye düşünüyorum.

Fenerbahçe, rakibin Mrsiç'i adam adam diğer 4 oyuncuya alan savunmasına hücum edemedi. Bunun sonucunda 16 sayılık farkı iyi kullanamadılar. Bence her iki takımda 2 önemli adam var. Darüşşafaka'da Yaylo, Fenerbahçe'de Mrsiç.

Oyuna ilk yarıda imza atan Mrsiç'ti. İkinci yarıda Darüşşafaka onu durdurunca diğer oyuncularıyla skor üretemedi. Whisby'i pota altında unutmaları ve Erdal'ın kötü yüzdesi skoru kilitledi.

Yaylo sonradan açıldı
Daçkalılar, Yaylo'nun oyunun başında kötü oynaması skor gücünü menfi etkileyince geri kaldılar. Ama maçın son saniyelerinde attığı bir basket ve 4/4 faul atışıyla karşılaşmanın sonucunu belirleyen oyuncu oldu.

Fenerbahçe'nin bireysel ve takım savunmasıyla maç kazanması tamamen Mrsiç'e bağlı. "Çok top kullanıyor" diye tenkit ediyoruz ama o olmayınca Fener de sayı atamıyor. İşte ilk yarı Fenerbahçe 48-32 önde Mrsiç 22 sayı atmış. 2.yarıda 48-30 Daçka galip. Mrsiç'ten 4 sayı.

Bence bu belge, basketbolda takım olmadan maç kazanılmayacağının göstergesi. Fenerbahçe'nin bir an evvel bu sorunu çözmesi lazım.