94.9 Kapalı Radyo!

Amerikalı Yazar Charles Bukowski'nin "Kasabanın En Güzel Kızı" adlı öyküsünün okunduğu Açık Radyo 15 gün kapatıldı
Türkiye'nin en kaliteli radyolarından olan ve 94.9 frekansından yayın yapan Açık Radyo, bu geceden itibaren tam 15 gün susacak. Yasağın sebebi ise Amerikalı yazar Charles Bukowski'nin "Kasabanın En Güzel Kızı" adlı öyküsü. RTÜK, okunan öykünün içinden bir bölümü "genel ahlak, toplum huzuru ve Türk aile yapısına aykırı" bularak 18 Eylül 2000'de radyoya kapatma cezası verdi. Açık Radyo Genel Yayın Yönetmeni Ömer Madra, "Öykü daha öncede radyo da okunmuştu. Biz ilk yayınladığında hikayeyi okuyan 27 yaşındaki tiyatrocu Ayşen Aydemir'in 2000 yılında vefat edince anısına öyküyü2. kere okuduk. RTÜK birincisinde hiçbir suç unsuru görmedi. İkinci seferde ise bizi çok ağır bir şekilde mahkum etti" diyor.

Açık Radyo yetkililerinin RTÜK'ün kapatma kararına karşı açtıkları dava yaklaşık 15 aydır sürüyordu. Ankara 9. İdare Mahkemesi ve bilirkişi raporuna göre toplum huzuru ve Türk aile yapısıyla ilgisi olmadığına karar verilen öykü, sadece genel ahlak açısından incelendi ve suçsuz bulundu. Ama RTÜK'ün başvurusu üzerine Danıştay 10. Dairesi'nin verdiği idari bir kararla Açık Radyo kapatıldı. Madra kapatılmayla ilgili şunları söylüyor: "Danıştay 10. Mahkemesi davanın esası üzerine bir karar vermedi. Sadece idari bir karar vererek radyoyu kapatıyorlar. Yani bu durumu bir idam davası gibi görürsek adamı önce asıp, sonra yargılayacaklar."

SERT ÜSLUPLU YAZAR
Madra, şöyle devam ediyor: "Daha çok Amerikan alt sınıfının yaşam tarzını anlatan Pis Moruk lakablı Charles Bukowski, sert ve keskin üslubuyla edebiyat dünyasında büyük tartışmalar yaratmış bir yazar. 'Kasabanın En Güzel Kızı' zor hayat şartları yüzünden fahişe olan ve sonunda bunalım geçirerek intihar eden 19 yaşındaki bir genç kızın hikayesini anlatıyor. İşte öykünün içinde geçen 'orospu' kelimesi ve RTÜK'ün ahlaka aykırı bulduğu bölümü: "Bakın bana, bir daha bu sirk numarasını yaparsanız, kendinizi sokakta bulursunuz. Sizin soytarılıklarınıza ihtiyacımız yok. Pezevenk, sen git dibini dövdür."

İlker AKGÜNGÖR