Ardından Kandahar kentindeki bir evde çekildiği düşünülen ikinci bölüm başlıyor. 39 dakikalık bölümde Ladin, ismi bilinmeyen bir Şeyh'in karşısında oturmuş. Sağ yanında önce El Kaide'nin sözcüsü Süleyman Ebu Geyt var. Konuşmanın sonuna doğru görüntülere sağ kolu olan Zawahiri katılıyor.
Kasım ortasında çekildiği tahmin edilen bu görüntülerde Ladin, 11 Eylül'ü 4 cümleyle üstleniyor:
1- Ladin, 1 yıl önce "kardeşleri"nin uçakların büyük binalara çarptığı rüyalar gördüğünü açıkladı: Bir kardeşimiz bana rüyasında Amerika'daki binaları gördüğünü söyledi. 'Herkes böyle rüyalar görürse sırrımız ortaya çıkar' diye korktum. Ona, 'Böyle rüyalar görürsen kimseye söyleme' dedim.
2- Ladin, Dünya Ticaret Merkezi'nin çökmesine şaşırdığını şöyle itiraf ediyor: Uçağın çarpacağı noktada düşmandan kaç kişinin ölebileceğini hesaplamıştık. 3-4 katı vurur, üst taraf düşer diye tahmin ediyorduk. Bu kadarını umuyorduk!..
3- Ladin devam ediyor: Saldırıyı radyoda dinledim, ilk uçak kulelere çarpınca yanımdakilere 'Sabırlı olun' dedim.
4- 4 uçağı kaçıran 19 eylemci için, "Kardeşlerimizin tek bildikleri şehit olacaklarıydı. ABD'ye gitmelerini istedik. Operasyonu uçağa binene kadar bilmiyorlardı. Bir grup diğerinden habersizdi. Mısırlı Muhammed (Atta) operasyonu o yönetti" diyor.
Şeyh: İnsanlar artık bizi daha fazla destekliyor.
Ladin: Allah'a şükür. (Suudi Arabistan'daki) Camilerin tavrı ne?
Şeyh: Doğrusu hepsi çok olumlu yaklaştı. Şeyh Al-Bahrani güzel bir vaaz verdi. Şeyh Ulwan, bunun cihat olduğunu ve (saldırıda ölenlerin) masum insanlar olmadıklarını söyledi.
Ladin: Operasyonların ardından İslam'ı kabul edenlerin sayısının son 11 yıl içinde İslam'ı kabul edenleri aştığını söylediler.
Şeyh: Bu olay gerçekleşene kadar yüzlerce insan sizden şüphe duyuyordu, çok az kişi sizin ardınızdan geliyordu. Şeyh Sali Ali Şuayibi'nin gördüğü bir rüyayı hatırlıyorum. "Bir çarpma olacak ve yüzlerce insan Afganistan'a gelecek" dedi.
Ladin: Düşmanın göreceği hasarı, kaç kişinin öleceğini önceden hesapladık. 3-4 katın yıkılacağını hesapladık. İçimizde en iyimseri bendim... Bu alandaki deneyimlerime göre ilk uçaktaki yakıtın binanın çelik gövdesini eriteceğini ve uçağın çarptığı katlarla yukarısındaki katları eriteceğini düşünüyordum. En fazla bunu bekliyorduk.
Şeyh: Allah bize bu onuru ihsan etti. Ramazan'da başka zaferler gelecek. ABD mağaralarından çıktı. Rabbani'nin sözlerini hatırlıyorum. O Türkler gibi kafirler ve bazı Araplar'la birlikte koalisyon kurduklarını ve bizi kuşatacaklarını söylemişti. Tıpkı şimdi olduğu gibi.
Ladin: Bir önceki Perşembe saldırının o gün (11 Eylül) olacağını bize bildirmişlerdi. O gün işimizi bitirip radyoyu açtık. Haberlerde bir uçağın binaya çarptığını söylediler. Kardeşlerimiz neşeyle doldu. "Sabırlı olun" dedim.
Şeyh: Herkes yaptığınız büyük eylemden övgü ile söz ediyor. Ertesi sabah dörde kadar oturduk, tebrik telefonları kesilmedi.
Ladin: Abu-al-Hasan-Al-Masri bir yıl önce "Rüyamda Amerikalılar'la futbol oynuyorduk. Bizim takım sahaya çıktığında hepsinin pilot olduğunu gördüm" dedi. O bir şey bilmiyordu!
Süleyman Ebu Geyt: TV'de olayı izleyip Şeyh'in yanına döndüm. Ona gördüklerimi anlatmaya çalıştım. O bana eliyle "Biliyorum, biliyorum" anlamında bir işaret yaptı.
Şeyh: Bir uçağın büyük bir binaya çarpması, haylgücünün üstünde bir şey. Bu müthiş bir zafer. O (Atta) örgütteki en dindar insanlardan biriydi. Şehit oldu. Allah ondan razı olsun. Amerikalılar, o kadar korktu ki darbe olduğunu sandılar...