Kedinin dişleri
Çizgi filmlerde, minik sarı kuşu ağzına atıp çiğnemek için inanılmaz çabalar gösteren kedi Sylvester işsiz kalmış. Çünkü diziyi üreten Walt Disney şirketi Japonlar'la bir anlaşma yapmış ve yeni bölümlerde vahşi kedinin yer almaması için anlaşmaya varmışlar. Minik kuşa, kedi yerine Kitty adlı Japon çizgi film kahramanı eşlik edecekmiş.
Kitty pek sevimli bir şey; bırakın Sylevster gibi keskin dişlere sahip olmayı, ağzı bile yok. Bu yüzden dünya çocukları artık azgın kedinin pençeleri ve dişleri arasında ölüp ölüp dirilen minik kuşu, sevimli Kitty ile barış ve huzur içinde seyredecek.
***
Bu gelişme sadece kedi Sylvester'ı değil, Rambo rolünü oynayan Sylvester Stallone'yi de işsiz bırakacak galiba.
Çünkü dünyaya sürekli şiddet sunan Hollywood vurdulu kırdılı film projelerini rafa kaldırmaya hazırlanıyor.
Nicholas Cage, Amerika'nın da artık Avrupa sineması gibi "entelektüel seviyesi yüksek" filmlere yöneleceğini söylüyor.
Çizgi filmlerle başlayan ve sinema filmleriyle devam eden şiddet geleneğinin sonu olmadığını herkes anlıyor yavaş yavaş.
Ekran karşısında binlerce saat geçiren ve okuldan daha çok şey öğrenen çocukların; kopan kafalar, oyulan gözler, havaya uçan gövdeler ve kesilen gırtlaklarla dolu bir dünyada yetişmelerindeki sakatlık kafalara dank ediyor.
1995 yılında, televizyondaki şiddet yayınlarına son verilmesi dileğini içeren bir kampanya düzenlemiş ve bir ayda dört yüz bin imza toplamıştık.
Bu imzaları zamanın cumhurbaşkanına ve televizyon yöneticilerine götürmüştük ama ne yazık ki halkın kitle olarak katıldığı diğer girişimler gibi bu da sonuç vermemişti.
***
Hollywood'un şiddet filmlerinden vazgeçmesi sadece bir iyiniyet gösterisi değil; aynı zamanda bir zorunluluk.
Çünkü kuvvet gösterileri pek komik kaçıyor artık.
Paris'te yeni gösterime giren "Eğitim Günü" (Training Day) filmine gittim. Denzel Washington'un son derece usta oyununa rağmen, Hollywood klişelerinde pek sık rastladığımız; vurdu mu oturtan Amerikalı erkek tipi pek eğreti duruyor.
Çünkü 11 Eylül'de ikiz kulelerin yıkılmasından sonra bütün Rambo'lukların, bütün meydan okumaların ve "en kahraman Amerikalı" efsanelerinin sonu geldi.
Keşke bütün bunlar o kulelerde ve Afganistan'da hayatını kaybeden binlerce masum insan ölmeden anlaşılabilseydi.
Keşke Bin Ladin gibi canavarları yetiştiren şiddet iklimine kimse destek vermeseydi.
|
