|
|
KDV indi hücum!
Beyaz eşya ile otomotivde KDV oranları 55 gün için indirildi ya zannediliyor ki, "Aman Allahım! KDV düşmüş!" diyen parayı kapıp beyaz eşyacıların, galerilerin önünde sıraya girecek...
Kimbilir; Halk Ekmek büfeleri önündeki kuyruktan çıkan çamaşır makinesini, buzdolabını yenilemeye gidecek...
Öyle mi zannediyorsunuz?
Yani piyasanın kilitlenmesinin, talebin sıfıra inmesinin, paranın yastık altında bekletilmesinin sebebi KDV mi?
Sizce Ayşe Hanım "KDV yüzde 26'dan 18'e indirilsin, ben de 38 milyon lira kâr edeyim" diye mi düşünüp, aylardır makine almayıp çamaşırları teknede çitiledi?
Saçmalamayın beyler!
Ford Focus 28.5 milyardan 27 milyara indiği için galeriler hücuma mı uğrayacak? Ya da Palio 13.7 milyardan 13 milyara indiği için oluşacak izdihamdan TOFAŞ bayilerinin camları mı kırılacak?
Lütfen abartmayın abiler!
Yanlış anlamayın, KDV'nin indirilmesini eleştirmiyorum... Sadece indirimin neden beyaz eşya ve otomotivle sınırlı tutulduğunu, neden bütün ürünleri kapsamadığını merak ediyorum...
DOĞRU SÖZ
Bozulan dostluktan sonraki nefret meyvelerin en zehirlisidir..
Unutnayın!
10 Kasım Cumartesi günü saat 09.05'te Anıtkabir'de randevumuz var... Elimizde çiçekler, dilimizde türkülerle Ata'yla buluşacağız...
Asıl yangın Doğu'da!
Doğu'dan hiç de iç açıcı haberler gelmiyor... Ekonomi tam anlamıyla felç... Doğu'nun insanını ne milletvekili sayısı, ne Terim'in Milan'dan atılması, ne de ABD'nin Afganistan'ı bombalaması ilgilendiriyor... Çünkü onun için ekmek teknesi olan fabrikalar birer birer kapanıyor... Erzurum, Ağrı, Muş, Iğdır, Van ve Kars'ta 36, Elazığ'da ise 14 fabrika kapısına kilit vurulmuş durumda bekliyor... En az 100 tesis de düşük kapasite ile çalışıyor...
TOBB ile TÜSİAD Ankara'da politika yapmayı, medyanın önüne çıkıp bakanlara meydan okumayı bir kenara bırakmalı... Önce başını çevirip Doğu'ya bakmalı... Kapanan fabrikaların, işsiz kalan insanların yarın nereye gideceğini, kime sığınacağını iyice kavramalı...
KAPALI FABRİKALAR
* KARS: Serhat Un Fabrikası, Kars Un Fabrikası, Kars Süt Fabrikası..
* MUŞ: Şeker Fabrikası, Muş Ovası Süt Ürünleri, Muş Yem Fabrikası, Emaş Barit Fabrikası...
* VAN: Van Bulgur Sanayii, Akü Fabrikası, Çivi Teneke Fabrikası, Barsal Turum Otelcilik...
* AĞRI: Eldesan Deri Fabrikası, Domsentaş AŞ., Alpaslan Un Fabrikası, Yaprak Plastik Sanayii, Kireç Fabrikası...
* IĞDIR: Aras Tekstil İplik Fabrikası, Pamukova Çırçır Fabrikası, Alagöz Çırçır Fabrikası...
* ERZURUM: Erzurum Metalurji, Ettaş Et ve Et Mamülleri, Oral Et Entegre Tesisleri, Eroğlu Emaye Sanayii, Efgün Makine Sanayii, Yeni Topkılıç Ticaret, Aziziye Un Fabrikası, Palandöken Un Fabrikası, İzzettin Ülgü, Polat Un Fabrikası, Turanlılık Medikal, Sena Taşımacılık, Dedeoğlu Makine, Ağaoğulları Gıda, Palteks Palandöken
* ELAZIĞ: Gıda sektöründe 3, orman ürünlerinde 5, tekstilde 2, tıp malzemelerinde 1 işletme...
Nasıl giriyorlar?
Batı'ya iltica etmek üzere geldikleri Türkiye'de yakalanan Afganlar, Somalililer, Pakistanlılar, Iraklılar, İstanbul'a, İzmir'e kadar nasıl geliyorlar? Pasaportsuz, kimliksiz hangi kapılardan geçiyorlar... Ankara bunu merak etmiyor mu?
Fıkra
Anten
Zampara, Nataşa'yı köşeye sıkıştırmış, oynaşmaya başlamış.
Nataşa, bakmış ki işin ölçüsü kaçıyor, zampara göğüslerinin ucuyla oynuyor, dayanamamış: "Ne yapıyorsunuz öyle kuzum?"
Zampara sırıtmış: "BBC'yi arıyorum..."
Nataşa ellerini zamparanın bacak arasına kaydırıp fısıldamış: "Sen bu antenle BBC'yi biraz zor bulursun..."
Bizde Fatih Terim çoook!
Terim'e yapılanın şık olmadığı kesin... Ancak bu olayın sadece Milan gibi bir dünya takımının Fatih Terim'i ansızın kapıya koymasından çok daha önemli bir boyutu var... Hatta alınması gereken ders... Tabii ki bizler için...
Milan, bando mızıka ile kendi renklerine bağladığı Galatasaray destanını yaratan adamı 112 gün sonra kapıya koyuyor... Sebep; başarısızlık... Terim'in bekleneni verememesi...
Dikkat edin af yok... Başaramayan, kendisine bağlanan umutları boşa çıkaran gönderiliyor... Belki de Milan bunun için zirveden inmiyor...
Ya bizde?
7 kez gidip 8 kez dönenler, 4 nesil eskitenler, zorlukla yürüyenler hâlâ sahada... Üstelik hepsi de seyirci buluyor, alkış alıyor... Dinlerseniz en iyi takımı onlar kuruyorlar, en iyi çalımı onlar atıyorlar, topu filelere hep onlar asıyorlar...
Sonuç mu?
Başarısızı 112'nci günde kovalayan Milan dünya takımı oluyor... 40 yıldır sırtındaki kamburlardan kurtulamayan Türkiye 3'üncü ligde oynuyor...
Çizgisizler!
Milletcekilleri arasında parti değiştirmek yeniden moda oldu... Bir bakıyorsunuz 40 yıldır savunduğu felsefeyi, ilkeyi, çizgiyi yok sayanlar, dün yerdikleri, Meclis kürsüsünden, meydanlardan veryansın ettikleri partilere transfer oluyorlar...
Yani çizgi, ilke, ülke mefküre bunlarda hak getire... Kapalı kapılar ardında nelerin pazarlığı yapılıyor, kimlerden ne koparılıyor bilmiyoruz... Bildiğimiz vatandaşın oyu yok sayılıyor... Halkın iradesi yırtılıp atılıyor...
Siz o süslü, yaldızlı açıklamalara bakmayın... Hiçbir istifanın temelinde yönetim politikaları, fikir çatışmaları yatmıyor... Asıl neden; koltuk... Eşe dosta yönetim kurulu üyelikleri... Hemşehrilere devlet dairelerinde iş talepleri...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
SABAH'ın Demokrasi Kürsüsü'nde sizde sesinizi duyurun
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|