Kriz fırsattır

Normal zamanlarda yapılamayan şeylerin kriz zamanında yapılabileceğini söyleyen Yılmaz, dar bölge seçim sistemi ve belediye seçimlerinin iki turlu yapılmasını önerdi
ANAP Lideri Mesut Yılmaz, ülkenin ekonomik krizin altında ezildiğini ifade ederek, kimsenin sorumlu aramak istemediğini ve herkesin çözüm beklediğini söyledi. Yılmaz, "Ülkemiz ekonomik, sosyal ve siyasi kaynaklı sorunların altında ezilmektedir. Kriz dönemleri ülkelerin geleceği için fırsat dönemleridir. Normal zamanlarda yapamadığımız şeyleri krizin dayatmasıyla kriz şartlarında yapmak mümkündür. Bugün yaşadığımız ağır kriz de fırsat olabilir. Serbest piyasaya tam geçişi bu sayede sağlayabiliriz. AB'ye girmek istiyorsak, çağdaş dünyayla bütünleşmek istiyorsak böyle bir sonucu çıkarmak zorundayız" diye konuştu.

GÜN ÇÖZÜM GÜNÜDÜR
Yılmaz partisinin grup toplantısında hükümetin alternatifinin olmadığını, erken seçimin de ülkeyi daha da kötüye götüreceğini vurgulayarak, "Bu hükümet, sorunların müsebbibi değil ancak sorunları çözmekle yükümlüdür. Gün suçlu arama günü değil, radikal çözüm getirme günüdür. Bu amaçla hafta sonunda bir rapor açıkladık. Siyasetten, yönetimden, ekonomiden yaklaşımlarımızı ortaya koyduğumuz rapor bir anda ortaya çıkmış değil" dedi.

MHP'lilerin hazırladıkları çözüm paketi hakkında getirdiği eleştirileri de yanıtlayan Yılmaz, konuşmasını söyle sürdürdü: "ANAP olarak kendimizi eleştirilerin dışında tutmadık. Bu bizim özeleştiri kültürü ve parti içi demokrasi anlayışımızın göstergesidir. Kusurdan, hatadan arınmak Allah'a mahsustur. Her kurum ve kişi hatalarıyla birlikte vardır. ANAP olarak eksiklerimizi ortaya koyalım, göreceksiniz süreç çözümleri de getirecektir. Siyasi hiçbir kıskançlığımız yoktur. Önerilerimizi, konuşulsun, mutabakat sağlansın, uygulamaya geçilsin, uygulamaya geçilecek olgunluğa ulaştırılsın diye yaptık."

500 MİLYON $ TASARRUF
Etkinliğini kaybetmiş kurumların kapatılması gerektiğini de söyleyen Yılmaz "Sadece Köy Hizmetleri'nin Genel Müdürlüğü'nü, bölge müdürlüklerini lağvederek imkanlarını ve makinelerini mahalli idarelere devri ile devletin 500 milyon dolar tasarrufu olacaktır" dedi. Devlet personel politikasının da gözden geçirilmesini gerektiğini ifade eden ANAP lideri, "2 milyon 300 bini memur 450 bini işçi Türkiye'nin 3 milyona yakın çalışanı var. Bu kadar kalabalık devleti Türkiye'nin taşıması mümkün değil. Devletin istihdam politikası verimlilik esasına göre değiştirilmelidir" diye konuştu.

Koalisyon liderleriyle yapılan zirvede 2002 bütçesi için alınması gereken bazı tedbirleri görüştülerini belirten Yılmaz, şunları söyledi: "Bu tedbirleri ilke kararına bağladık. Birkaç gün içerisinde acil alınacak önlemleri kamuoyuna açıklayarak yürürlüğe koyacağız. Orada göreceksiniz, önerdiğimiz bazı hususlar da çok kısa vadeli, acil tedbirlerde hayata geçirilmiş olacaktır."

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
ANAP lideri Mesut Yılmaz, siyasi ve ekonomik öneriler paketini önümüzdeki günlerde hükümet ortaklarına vereceklerini kaydetti. Yılmaz'ın açıkladığı öncelikli önerilerden bazıları şunlar:

* Hükümetin mahalli nitelik taşıyan tüm görev, yetki ve imkanları yerel yönetimlere devredilmelidir.

* Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Yasası'nın yeniden ele alınarak siyaset kurumunun yeniden yapılandırılması sağlanmalıdır.

* Güvenin yeniden sağlanması için yolsuzlukların önlenmesi konusunda bu hükümet, özel bir misyon yüklenmelidir.

* Seçim sistemi yeniden gözden geçirilmeli, daraltılmış seçim çevreleri getirilmelidir.

* Beledİye başkanlık seçimleri 2 turlu olmalı.

* Yeni vergi getirilmemeli, enflasyon muhasebesi sistemine geçilmelidir.

* YatIrImlara sağlanan kolaylıklarda yerli, yabancı, kızıl, yeşil ayrımı yapılmamalıdır.

* Matrah, stok, servet, sicil affı gibi uygulamalarla yeni ve sağlam bir başlangıcın temeli atılmalıdır.

* Kayıt dışı varlık, iş ve istihdamın önüne geçmek için vergi oranları makul düzeye çekilmelidir.

* Ekonomiyi kayıt altında tutmayı kolaylaştırmak için nakit para yerine kredi kartı ve çek gibi sistemler özendirilmelidir.

* Teşvik mevzuatı ve uygulaması, verimlilik, araştırma geliştirmeyi özendirme gibi rasyonel yaklaşımlar da gözden geçirilmelidir.

* Şirketlerin iflas yoluyla yok olup gitmesi yerine, rehabilite edilip ekonomiye yeniden kazandırılmalarını sağlayacak yöntemler de gündemdedir.

* Yatırımıarı teşvik için karmaşık sistemler kaldırılmalı, yatırımcılar tek bir bürokratik mercii ile muhatap kılınmalıdır.