Ortada bir yalnış var.. Anlaşılmaz bir durum var..
Ankara'ya bakıyorsunuz.. Bakanların söylediklerini büyüteç altına alıyorsunuz..
Tümü konusuna hakim..
Örneğin Mustafa Taşar.. Konuşun.. Turizmde problem yok..
Güllük gülistanlık..
Yaşar Okuyan da rahat.. Emekliler tıkır tıkır aylıklarını alacak..
SSK ve Bağ-Kur'luları rahatlatacak.. Katrilyonluk ilaç israfına son verecek proje hazır..
İhracatın sorunlarını en iyi bilen kişi Tunca Toskay.. Konusuna hakim.. Ekonomiden sorumlu bakan Kemal Derviş de öyle.. Özelleştirmeden sorumlu Yılmaz Karakoyunlu da..
En önemlisi, Maliye Bakanı.. Yılların tecrübesiyle Sümer Oral,fhükümetin temel taşlarından..
Diğerlerini saymayalım.. Geçelim bürokrasiye..
Merkez Bankası Başkanı Serdengeçti'yle de, Hazine Müsteşarı Öztrak'la da konuşun..
Ekonomiyi yöneten kimle konursanız konuşun..
Eve huzur içinde dönersiniz.. İşler yolunda dersiniz..
Daha da ötesi..
Bakanlar, Cumhurbaşkanı Sezer'e ekonomiyi anlatmak için Köşk'e çıktı..
Gördüler ki Sezer ekonomiye çok hakim.. Hepsi etkilenmiş.. Hayran kalmış.. Hayranlıklarını
Yavuz Donat'a anlattılar..
Demek ki hukukçu Cumhurbaşkanı da ekonomiyi öğrenmiş..
Siz bunları düşünürken, DPT'nin yoksulluk raporu yayınlanıyor..
O da ne?..
Türkiye'de yaşayanların yüzde 38'i yoksul.. Tam 25 milyon kişi..
66 Milyonluk nüfusun 25 milyonu yoksul..
Beslenmek için günde 1.5 dolarfharcayamıyorlar..
Daha kötüsü, Türkiye'nin yüzde 15'i bir dolar bile bulamıyor..
Bir dolar..
Çok daha vahimi.. Günde 1.5 dolarlık gıda alamayanların yüzde 47'si 14 yaşından küçük..
Yani sadece ekmekle, bulgurla, hamurla besleniyorlar.. Et, süt, yumurta, balık yüzü
görmüyorlar..
Güneydoğu'nun yüzde 44'ü böyle.. Karadeniz'in yüzde 42'si..
Şaşırdınız değil mi?
Karadeniz.. Yemyeşil Karadeniz bile çökmüş.. Doğu Anadolu'nun yüzde 40'ı; İç Anadolu'nun, Akdeniz'in yüzde 35'i, Marmara'nın yüzde 32'si, Ege'nin yüzde 27'si yoksul..
Şimdi gidin Batıya.. Herhangi bir Avrupa ülkesine..Veya Amerika'ya..
Bu rakamları koyun masaya.. Tarafsız birisine sorun..
Ankara bizi iyi yönetiyor mu, yönetemiyor mu?
Sorun..
Ankara ekonomiye hakim mi, değil mi?
Şunu da sorun..
Nüfusunun yüzde 25'i bir buçuk, yüzde 15'i bir dolarlık gıdayı bulamıyorsa, o ülke hangi kategoriye girer?..
Bakalım ne cevap verecekler..
Tehdit altında olan biziz, bilmek hakkımız!
9. Cumhurbaşkanı Demirel, NTV'de canlı yayına çıktı..
İki saat süresince Afgan savaşını anlattı.. 'Usame bin Ladin'in yakalanması yetmez, Tâlibân rejimi de bitmeli' dedi..
Program bitti..
Demirel 'durun bir dakika' dedi; toparlayayım..
Türkiye'nin yapması gerekenleri madde madde sıraladı..
Son madde neydi biliyor musunuz?..
Topluma bilgi vermek..
Demirel; 'toplum mutlaka bilgi sahibi olmalı' dedi..
Yani, hükümet sözcüleri çıkıp.. Alay eder gibi.. 'Bakanlar Kurulu, Başbakan'ın başkanlığında toplandı.. Bakanlar bilgi verdi' gibi, ilkokul üçüncü sınıf
öğrencisine hitap ediyorcasına konuşmamalı..
15 saat sonra.. Bu kez Başbakan Ecevit canlı yayına çıktı..
"ABD'den bir talep gelmedi.. Ne isteyeceklerini bilmiyoruz.." gibi yuvarlak sözler edip sustu..
Ne düşündüğünü söylemedi..
Ama aynı Ecevit, Tâlibân'ın kendi rejimini Türkiye'ye de ihraç etmeye çalıştığını.. Bu tür rejimlerin Türkiye için büyük tehlike olduğunu da söyledi..
Sizce çelişki yok mu?
Madem en büyük tehlike siyasal İslam..
O halde neden bizim politikamız yok..
Varsa.. Tehdit altında yaşayan bizlerin de bilmek hakkı değil mi?