Win-Türkçe
ASCII

3. KRİZE SÜRÜKLENDİK
ABD dahil en gelişmiş ülkelerde bile daralma, yatırımların yavaşlaması gibi durumlar ortaya çıkıyor. Türkiye için bu gelişmenin ekonomik boyutu son derece üzücü. İki ekonomik kriz geçirmiştik. İkincisini düzeltme sürecine girmiştik. Yasalar çıktı, tedbirler alındı. Temmuz ve Ağustos aylarında ekonomimizde, maliyemizde olumlu gelişmeler başlamıştı ama ne zaman ki 11 Eylül oldu, bütün bunlar çöktü. Turizme bu yıl büyük önem veriyorduk. Şimdi İstanbul'da oteller bomboş, diğer turistik yörelerde de turist sayısı azaldı. Ayrıca, dalgalı kurun da etkisiyle ihracatın hızlanacağını düşünüyorduk. Gerçi bir ölçüde hızlandı ama daha çok ivme kazanabilecek durumdayken bu olay oldu.

YARDIMI HATIRLATIRIZ!
Dış ekonomik ilişkilerimiz de zarar gördü. Gerçi ABD'nin ve G-7'lerin teşvikiyle, IMF ve Dünya Bankası önemli miktarda katkıda bulundu. Fakat bu katkının büyük bölümü son olaylardan sonra uçtu gitti. Başta ABD olmak üzere bu ülkeler belli ki çıkarları açısından da bize büyük önem veriyor. O halde, bunun gereğini yapmayı kendiliklerinden düşüneceklerini umuyorum. O yolda işaretler de var. Ama top, oradan oraya atılıyor. Dünya Bankası ve IMF arasında farklı değerlendirmeler var. Gereğini yapmazlarsa hatırlatmada bulunacağız.

ÖZEL SEKTÖR KÜÇÜLÜYOR
Devletin küçülmesini bırakın, özel sektör küçülüyor. Özel girişimcileri yeniden yatırım yapabilir hale getirmemiz lazım. Kamuda tasarruf sağlamak gerekiyor, o konuda birtakım adımlar atıyoruz. Ama bunlardan elde edilecek gelir sınırlıdır. Tedbirleri süratle alarak ekonomiyi ve yatırımları canlandırmamız, girişimcilere moral vermemiz gerekiyor.

Bürokratlar imza atmaktan korkuyor
Başbakan Bülent Ecevit, ekonomik krizden kurtulmak için sadece dış kaynağı beklemenin doğru olmayacağını belirtti. Ecevit, şöyle devam etti: "Kendi kaynaklarımız var. Onlar şimdiye kadar yeterince değerlendirilemedi. Bunlar doğal kaynaklar, başka bazı olanaklar var. Onlarla ilgili hazırlıklarımızı yaptık. Şimdi meclis çalışmaları başladı. Öncelikli olarak kendi doğal kaynaklarımızı ve başka kaynaklarımızı harekete geçirecek yasaları gündeme getireceğiz. Türkiye'de bu bakımlardan çok büyük olanaklar var. Ayrıca, Türkiye'nin zengin yeraltı madenleri var, başta altın ve gümüş olmak üzere. Fakat çok gereksiz, yersiz birtakım kaygılarla bunlar engelleniyor. Bu engelleri de aşma kararındayız. O yönde adımlarımız var. Ayrıca, güç durumda kalan ama biraz destekle kurtarılabilecek bir hayli özel kuruluş var. Bunlara mutlaka gereken desteği sağlamamız gerekiyor.

KÖYTÜR'Ü KURTARACAĞIZ
Son günlerde gündeme gelen bir KÖYTÜR olayı var. Bunların tavukları ölmek üzere, ama nereye başvursak olumsuz yanıt alıyoruz teminat konusunda, başka konularda. Nihayet Bakanlar Kurulu'nun sırf bu konuyla ilgili bir kararname hazırlamasını kararlaştırdık. Meclis toplanır toplanmaz girişimlerimize başlayacağız. Para da istemiyor bu kuruluş. ABD'den kredi sağlamış, Türkiye'de teminat bulamıyor. Maalesef ekonomiye işlerlik kazandıracak konumda olan bazı bürokratlar, son aylardaki birtakım gelişmeler dolayısıyla imza atmaktan çekinir hale geldi.