Atalardan biri şöyle demiş: - Ateş olsa cürmü kadar yer yakar...
Atalardan bir başkası da yanıt vermiş ona:
- Ummadık taş baş yarar...
..........
Asalak olduğu anlaşılan bir ata:
- Komşuda pişer, bize de düşer, demiş...
Beleşçiliğe kızan bir ata ise şöyle demiş:
- İki el bir baş için...
..........
Türk ekonomisine şakşakçılık etmek isteyen atalardan birinin sözü:
- Borç yiğidin kamçısıdır...
Şakşakçılığı sevmeyen atalardan birinin yanıtı:
- Hesabını bilmeyen çavuşlar, kıçını avuçlar...
..........
Bir ata da miskinliğe karşıymış:
- Gezen tilki, yatan arslandan yeğdir, demiş.
Gezmeyi, avarelikle eşdeğer gören bir ata ise şöyle demiş:
- Çok gezen pabuç bok getirir...
..........
Bu da ünlü bir atasözü:
- Üzümünü ye, bağını sorma...
Tam tersini söyleyen bir başka atasözü:
- Ateşi tut, haramı tutma...
..........
Bir ata da demiş ki:
- İyilik yap denize at, balık bilmese de, Halik (Tanrı) bilir...
Bir başka ata ise bencil olmayı önermede:
"El için yakma başını nare
Yak çubuğunu sefanı are"...
..........
Bir ata:
- Yemeyenin malını yerler, diyor.
Bir başka ata da şöyle diyor:
- Sakla samanı, gelir zamanı...
..........
Bizdeki bir atasözü de şöyle:
- El içinde zülüf kesme, kimi uzun der, kimi kısa...
Bernard Shaw'ın yazı odasında ise bunun tersi olan bir söz asılıymış duvarda:
Derler...
Ne derler?
Ne derlerse desinler...
..........
Gecikmişliği vurgulayan ortak bir deyim:
- Atı alan Üsküdar'ı çoktan geçti...
Ve bir ata sözü:
- Acele işe şeytan karışır...
..........
Bu da oportünist bir atasözü:
- Isıramayacağın eli öp...
Tevfik Fikret de bunun tam tersini söylemekte:
"Kıran da olsa kırıl, düş, fakat eğilme sakın"...
..........
Bir ata da şöyle söylüyor:
- Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar...
Bir başka ata ise şöyle:
- Yalancının mumu yatsıya kadar yanar...
..........
Bizim eski edebiyattan ünlü bir beyit:
"Şayet yok ise nağmeni takdir edecek guş (kulak)
İsrafı nefes eyleme tebdili mekan et"...
Ve bu da yine Tevfik Fikret'den bir mısra:
"Hak bellediğin bir yola yalnız gideceksin"...
..........
Bir de kendimizden bir ekleme yapalım:
"Telif hakkı" bilinmez, ruhsuz olan bir yerde,
Horoz olup ötülür sadece çöplüklerde"...