kapat
08.09.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )

Tedbir iyi ama..

Türkiye'nin özgür ve çağdaş bir ülke olmak için demokrasisini Avrupa kalitelerine yükseltme mecburiyeti bulunuyor.

Anayasa değişikliklerinin meclisten geçmesi bu yolda önemli bir adım olacak.

Ortak amaç hem Avrupa Birliği yolunu Türkiye'ye açacak engelleri kaldıracak hukuki düzenlemeleri yapmak hem de laik demokratik rejimi ve ülkenin bütünlüğünü savunmakta bir boşluk ve zaaf yaratmamaktır..

Öyle formüle edilmeli ki hem özgürlükleri güvence altına alsın, hem de bölücülük ve irtica tehlikesine karşı rejimi zayıf düşürmesin..

Hukuk otoriteleri Genelkurmay'ın irtica tehlikesine karşı bazı maddelere yönelttiği itirazlar doğrultusunda yapılacak düzenlemelerin, geriye doğru atılmış bir adım görüntüsü vereceğinden korkuyorlar.

Tedbirin fazlası zararlıdır..

Bunların zaten yeterli olan güvenceleri arttırmayacağını, sadece Türkiye muhaliflerine koz vereceğini düşünüyorlar.

İki amaç birlikte
"Ne yapılmalı?" sorusuna cevap şu:

13. Madde, temel hak ve özgürlükleri sınırlama görüntüsünden çıkarılıp "sınırlamaların sınırını koyan madde" şekline dönüştürülmeli.

Maddenin formülü şöyle:

"Temel hak ve özgürlükler, ancak ilgili maddelerinde öngörülen özel nedenlerle sınırlanabilir.."

Bu ilke kabul edildikten sonra nedenler somut olarak tek tek belirlenmeli.

Sınırlamanın çerçevesi de 14. Madde ile şöyle çizilmeli:

"Bu anayasada yer alan temel hak ve özgürlüklerin hiç biri devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan eylemler için kullanılamaz."

Anayasa hukukçuları, laik rejimi güvence altına alırken özgürlükçü bir açılımı da gerçekleştiren yaklaşımın, anayasa tekniği açısından bu olduğunu söylüyor.

Avrupa'nın desteği
Genelkurmay'ın değerlendirmesinde parti kapatma cezası ile ilgili öneriler de var.

Kapatma cezasından önce "devlet yardımından partinin kısmen veya tamamen yoksun bırakılması", temelli yerine süreli kapatma ve yapılacak ilk seçime girmeme cezası verilmesi gibi..

Bu öneriler yerinde bulunuyor.

Çünkü Türk hukuku bu tavrı ile, suç işlemiş partiye durumunu düzeltmek için imkân tanıyan bir hoşgörü çizgisine gelecektir.

Avrupa normlarını yakalayan bir Anayasa kimseyi korkutmamalıdır. AB normlarının, laik rejimi koruma kalkanında delik açacağına dair şüpheler artık abartılmasın.

Avrupa Mahkemesi, Refah Partisi'nin itirazını reddederken Türk devletini haklı buldu.

Kapatma kararını "demokratik toplumun korunması için zaruri hale gelmiş bir toplumsal ihtiyacın karşılanması" saydı ve bir devletin "demokratik rejimi tehlikeye atabilecek eylemleri etkinlik kazanmasına fırsat vermeden önleyebileceği"ne hak verdi.

Avrupa ile bütünleşmeyi sağlayacak adımlar Türkiye'nin risklerini değil her alanda güvencelerini arttıracaktır.

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır