Win-Türkçe
ASCII

OSMAN AYSU: Heyecan yok sürükleyici değil
Garih cinayetinde boşluklar var. Örneğin herkes bıçaktaki kanın DNA sonuçlarını bekliyor ama sonuç sağlıklı olmayacak, çünkü kan ne kadar taze olursa DNA testi o kadar iyi sonuç verir.

Ayrıca bir cinayet işlendiğinde olay yeri kordon altına alınır ve kimse sokulmaz. Ama burada neredeyse herkes olay yerine girdi ve deliller yok edildi. İnceleme yapılamadı. Örneğin yere sıçrayan kan izi damla şeklindeyse, yaradan kan damladığı; elips şeklindeyse kanın fışkırdığını gösterir. Bu cinayetin işleniş şeklini ortaya çıkarır. Aynı şekilde mezarlıkta toprak yumuşak olmasına rağmen ayak izine rastlanmadı. Halbuki ayak izi, kişinin sosyal statüsünü, fiziğini, hatta kişiliğini gösterir. Yener Yermez'in özellikleri katil olma ihtimalini artırıyor.

Garih cinayetini yazmam. Çünkü bu olayda ne heyacan, ne de okuyucuyu sürükleyecek konu var. Çarpıcı olmasının nedeni Garih'in ünlü olması ve medyada işlenmesi.

AHMET ÜMİT: Reha Muhtar olursa yazılır
Bu adi bir cinayet... Suç şayet bir örgüt adına işlenmiş olsaydı cep telefonu alınmazdı. Yani cep telefonunun alınması ve bununla yakalanması bu cinayetin profesyonel bir cinayet olmadığının ilk önemli göstergesi. Cinayet politik değil. Çünkü ardından hiçbir politik mesaj gelmedi.

Ayrıca Yermez'in ağlaması onun ne kadar zavallı olduğunu ortaya koyuyor. 200 milyon lira için Türkiye'de cinayet işlenir. Diğer önemli konu da Yermez'in hap kullanması ve kendini Garih ile sözlü tartışmaya girdikten sonra ajite etmesidir. Yermez'in ifadesinde gaspı kabul etmesi de safça bir tutum. 'Mezarlıkta içiyordum. Tartıştık ve bıçakladım' deseydi, cezası daha az olurdu.

Garih cinayeti yazılmaz. Ancak bundan yola çıkılarak kahramanlarının psikolojik ve sosyo-kültürel tahlilleriyle yoğunlaştırılmış bir roman yazılabilir. Yermez'in yanı sıra Garih'in, Fuat'ın, Pınar'ın, Suna'nın ve Reha Muhtar'ın psikolojik durumları ve sosyal konumları ortaya konulabilir.

Alper URUŞ-Öge DEMİRKAN