Şenol Güneş çok zor bir sınavın eşiğinde. Aslında onun en büyük problemi lejyoner futbolcular: Okan, Emre, Alpay, Hakan, Yıldıray, Fatih, Mustafa İzzet dediğiniz zaman takımın % 70'i ediyor. Burada problem "Bu oyuncular nasılsa dışarıda oynuyor" diye çağırmak değil. Bunların form durumunu kim takip etti? Burası sır zaten. Milli Takım'ın başarısız gözükmesinin altında bence bu var. Türkiye'de müthiş formda adamlar bulunuyor. Şenol Hoca, dürüst, kişilikli bir antrenör. İşin kolayına kaçıp yurtıdışında oynayanların hepsini takıma "Nasılsa iyidirler" diye koymamalı.
Bir örnek verelim. Bir İsveç maçı geliyor. Daha önce İsveç ile Avrupa Şampiyonası elemelerinde oynarken takımın başında Fatih Terim vardı. Gitti; rakibi izledi ve maçtan üç ay önce "Andersson'u Emre Aşık ile tutacağım" dedi. Dediğini yaptı ve haklı çıktı. Maçı 2-1 kazandık. Bir golü de kafayla Emre attı.
Şimdi İstanbulspor maçında gördük. Bekir, Andersson'a havadan hiçbir top vermedi ve şu anda Türkiye'nin en formda stoperlerinden birisi.
Şenol Hoca'ya önemli bir misal daha veriyorum. Can Bartu İtalya'da 7 yıl top oynadı. Bu sürede 32 milli maça çıktık. Bartu gibi bir yıldız bu sürede 4 kez milli forma giyebildi. 1969'da döndü F.Bahçe'ye ve 5 milli maç oynadı. Örnek verdiğimiz insan sıradan biri değil, efsane Can Bartu. Şenol Güneş çok akıllı olmalı. Gönlümüz onunla. Ama nasıl bir takım çıkaracağı, nasıl bir taktik uygulayacağı çok önemli. Bu iki maçta 6 puan almalıyız. Milli Takım, 65 milyonun takımı. 65 milyonda bir kişi, Şenol Güneş de teknik direktör. Kılı çabuk dönen adamın Milli Takım'da yeri yok.
Ben Milli Takım'a güvenirim. Yeter ki doğru kadro, doğru taktik olsun. İki maç da gerçekten çok zor. Ama Şenol Güneş'in elindeki oyuncularla bu işi becermesi şart. Yarın çıkıp, "Şöyle oldu; böyle oldu" gibi mazeretler asla geçerli olmaz.